a

Cafer usta yıllardır mermere şekil veriyor

Eserlerinin içinde Çırağan Sarayı, Fatih Camii, Süleymaniye,
Ayasofya, Silivri’de bulunan Piri Mehmet Paşa Camii, Yavuz Sultan Selim Camii,
Tokapı Sarayı, Dolmabahçe Sarayı ve İbrahim Paşa Sarayı gibi tarihe ışık tutan
birçok çalışmaları olmuş.

22 önemli eseri var

Aynı zamanda balıkçılık Yapan Cafer Genç, boş zamanlarında
Karaburun’da balıkçı teknesiyle balık tutmayı ve seviyor. Aslen Rize Rize
İğidere doğumlu olan Cafer kaptan, 10 çocuk babası ve 78 yaşında. Mermerciliğe
1948 yılında boğazdaki Arnavutköy’de tanıştığı ve aslen yunan olan Yorgi
Oryanus isimli bir ustanın yanında çırak olarak başlamış. İlk işine 1953 yılında
Fatih Camii’nin restorasyonuyla başlayan Cafer Genç, daha sonra Dolmabahçe
Sarayı’nda çalışmaya başlamış ve şuan toplamda 22 eseri bulunuyor.

Tarihe ışık tutan
birçok eser

1959 yılında dönemin baş mimarı Ali Sayın Cafer Ustaya Mimar
Sinan unvanını vermiş. Bunun hikayesini ise Cafer Genç şu şekilde anlatıyor.
“1959 yılında Fatih Camisinin kubbesinin yüksekliğini ölçmek için birçok
arkadaş uğraştı, iskele falan kurmaya çalıştılar ama hiç kimse ölçemedi. Bana
çağırdılar bende bir ipe balon bağlayarak caminin kubbesinin yüksekliğini
ölçtüm. Bunun üzerine dönemin baş mimarı Ali Sayın Bey bana Mimar Sinan
unvanını verdi ve o günden bugüne kadar hep vakıflar müdürlüğü ile çalıştık”
şeklinde ifade ediyor. Cafer ustanın çalışma yaptığı bazı yerler ise şöyle,
Çırağan Sarayı, Fatih Camii, Süleymaniye, Ayasofya, Silivri’de bulunan Piri
Mehmet Paşa Camii, Yavuz Sultan Selim Camii, Tokapı Sarayı, Dolmabahçe Sarayı
ve İbrahim Paşa Sarayı gibi tarihe ışık tutan birçok çalışmaları olmuş.

Genç,“Eski eserleri
bilen 7 kişi kaldık”

Arnavutköy’e 1984 yılında yerleştiğini belirten Genç,
“1990’da dükkanımı açtım. İlk dükkanımı 1960 yılında Haliç Caddesinde açtım.
Taştan ne yapılırsa her şeyi yaparım. Heykel dahi işlerim. Eski eserleri bilen
7 kişi kaldık. Bu arkadaşların bazısı öldü bazısı emekli oldu. Bende emekli olacağım
ama iş bir türlü bırakmıyor beni” dedi. Kitap çalışmasından da bahseden Cafer
Genç kitap’ın ismine Neslimiz Tükendi koyduğunu belirterek, “İş alırsak yapacak
ustamız yok onun için yazdım kitabı. Mermerci çok ama eski eserleri yapan yok.
10 çocuğum var ama bir tanesi bu işi yapıyor ama bizim yerimizi tutamaz. O
mermercilik yapıyor. Bizim gibi mermere işleyen yok” diyerek eski eserleri
yapan ustaların azlığından yakındı. İstanbul üniversitesinde de ders verdiğini
ifade eden Genç, “Öğrenciler çiziyor ama işleyemiyorlar. İki mihrap yapmıştık.
Birini ben yaptım birini öğrenciler yaptı ama ben 3 ayda yaptım onlar altı ayda
yaptı. Onlar güzel çiziyorlar ama bunu mermere işlemeleri çok yavaş” şeklinde
konuştu.

 

Haber: Arif Sapmaz

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

Sıradaki haber:

Bir Portre; Servet Öztürk