Yeni Türkiye Yeni Kurultay Eski Muhalefet

Yeni Türkiye söylemi, en uç ideolojilerin bile ortak karar kıldığı bir adaya karşı mücadele ederek zirveye tırmanmayı başardı.

 

Millet ‘Yeni Türkiye’ kavramını, ithal adaya, sapkın ideolojilere, Yeni Türkiye’ye ayak uyduramayan, hala eski Türkiye hayali ile yanıp tutuşan bir muhalefetin eski anlayışına teslim etmedi.

 

Milletin iradesi ile seçilen Cumhurbaşkanını yemin töreninde protesto eden zihniyet, eski Türkiye’de eski muhalefet anlayışında kalmalıydı.

 

•Engin Altay’ın TBMM Başkanlık Divanı’na Anayasa ve İçtüzük kitapçığının fırlatması, aslında Milletin temsil makamına fırlatılmış bir hazımsızlıktır.

 

Millet tarafından seçilmiş bir Cumhurbaşkanını protesto etmek, Halkçılık ilkesi ile bağdaşmıyor.

 

İsminde ‘Halk’ kelimesinin geçtiği bir partinin halkın iradesine saygısızlık yapması samimiyetsizliğin daniskasıdır.

 

Bunların ‘Halk’ kelimesinden anladığı; sadece kendilerine oy verenlerdir.

 

•Bu büyük terbiyesizliğin adı ‘meşru müdafaa’ olmuştur.

 

Meşru müdafaa: Gerek kendisine ve gerek başkasına ait bir hakka yönelmiş, gerçekleşen, gerçekleşmesi veya tekrarı muhakkak olan haksız bir saldırıyı o anda hal ve koşullara göre saldırı ile orantılı biçimde defetmek zorunluluğu ile işlenen fiillerdir.

 

Engin Altay’a herhangi bir kitap fırlatılmamıştır. Sözle bir sataşma olmuşsa aynı mukabille karşılık verebilirdi. Engin Altay, bir hazımsızlığı orantısız bir şekilde ifa etmiştir. TBMM, hal ve koşullara göre; kitapçık fırlatılacak, kavga edilecek bir yer değildir. Demokrasi mecliste işlemezse nerede işleyecek?

 

Yeni Türkiye, eski muhalefeti içinde barındırmayacak kadar güçlü bir yapıya sahiptir. Edepsiz bir olayı meşru müdafaa olarak görenler Türkiye’ye bir şey katamayacak kadar ihanet içerisindedirler.

 

• CHP Ölmedi Kalbimizde Yaşıyor

 

Her şey değişti, Türkiye bile değişti ama CHP nato mermer nato kafa.

 

Şimdilerde her şey eskidi ama CHP, hiç eskimedi çünkü hala eskilerde.

 

Bir Cuma vakti TBMM’yi hocalarla, dualarla ve hutbe ile açan Atatürk’ün siyasi manevrasını hatırlayalım. Tıpkı CHP’nin sağ seçmenden oy almak için müftüsünü, zühtüsünü aday gösterip yine bir Cuma vakti kurultaya gidip Cuma namazını kaile almaması kadar tezat bir politikadır.

 

Bu iki politikanın arasından yıllar geçmiş ama CHP, hiç değişmemiş. CHP, kendisiyle bu denli yüksek dozda çelişen bir partidir. Rakı masalarında diktatörlükle idare ettiklerini sananlar, yine rakı masalarında Demokrasinin olduğu yerde muhalefet görevini iyi bir şekilde ifa ettiklerini düşünebilirler. Sadece düşünebilirler.

 

•Milli Muhalefet Şart

 

Kurumların, hükümetin ve yetkililerin icra ettikleri politik, bürokratik v.s gelişmeleri iyi takip eden doğruları ve yanlışları ‘ Milli Şuurla ‘ değerlendiren ‘yanlışa yanlış doğruya doğru ‘diyebilen bir muhalefet olmalı. Bunu yapmayan muhalefet millet itibar etmiyor. İtibarsız muhalefet olmanın tek nedeni ;’ doğruya doğru yanlışa yanlış ‘ demeyi beceremeyen anlayıştır. Belki de bazen doğru noktaları eleştiriyorlar, ama milletin kafasında oluşan genel bilinç; muhalefetin yine yalan söylüyorlar mantığından dolayı yine kaile alınmıyorlar. Milli şuur bilincinden yoksun muhalefetin ‘ Yeni Türkiye ‘ idealinin içerisinde olması sadece ideallerimize çelme takmak için var olacaktır.