a

Sultangazi Şehir Parkı Polis Güvenlik Noktası

1. PLANLAMA ALANIN GENEL ÖZELLİKLERİ

İstanbul, Türkiye’de yer alan şehir ve ülkenin 81 ilinden biri. Ülkenin en kalabalık, ekonomik ve sosyo-kültürel açıdan en önemli şehridir. Şehir, iktisadi büyüklük açısından dünyada 34., nüfus açısından belediye sınırları göz önüne alınarak yapılan sıralamaya göre Avrupa’da birinci, dünyada ise Lagos’tan sonra altıncı sırada yer almaktadır.

İstanbul Türkiye’nin kuzeybatısında, Marmara kıyısı ve Boğaziçi boyunca, Haliç’i de çevreleyecek şekilde kurulmuştur.

İstanbul kıtalararası bir şehir olup, Avrupa’daki bölümüne Avrupa Yakası veya Rumeli Yakası, Asya’daki bölümüne ise Anadolu Yakası veya Asya Yakası denir. Tarihte ilk olarak üç tarafı Marmara Denizi, Boğaziçi ve Haliç’in sardığı bir yarım ada üzerinde kurulan İstanbul’un batıdaki sınırını İstanbul Surları oluşturmaktaydı.

Gelişme ve büyüme sürecinde surların her seferinde daha batıya ilerletilerek inşa edilmesiyle 4 defa genişletilen şehrin 39 ilçesi vardır. Sınırları içerisinde ise büyükşehir belediyesi ile birlikte toplam 40 belediye bulunmaktadır.

Dünyanın en eski şehirlerinden biri olan İstanbul, 330-395 yılları arasında Roma İmparatorluğu, 395-1204 ile 1261-1453 yılları arasında Bizans İmparatorluğu, 1204-1261 arasında Latin İmparatorluğu ve son olarak 1453-1922 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğu’na başkentlik yaptı. Ayrıca İstanbul, hilafetin Osmanlı İmparatorluğu’na geçtiği 1517’den kaldırıldığı 1924’e kadar İslam’ın da merkezi oldu.

Son yıllarda birbiri ardına ortaya çıkartılan arkeolojik bulgularla insanlık tarihine ilişkin önemli bilgiler elde edilmiştir. Yarımburgaz Mağarası’ndan çıkarılan taş aletlerle, ilkel insan izlerinin 400.000 yıl öncesine dayandığı ortaya çıkmıştır.

Anadolu Yakası’nda yürütülen kazı çalışmaları ve bunlara bağlı araştırmalar, şehirde tarım ve hayvancılığa dayalı ilk yerleşik insan topluluğunun MÖ 5500’lere tarihlenen Fikirtepe Kültürü olduğunu göstermiştir. Bu arkeolojik bulgular yalnızca İstanbul’un değil, tüm Marmara Bölgesi’nin en eski insan izleridir.

İstanbul sınırları içinde kent bazında ilk yerleşimler ise Anadolu Yakası’nda Kalkedon; Avrupa Yakası’nda Byzantion’dur. Cumhuriyet dönemi öncesinde egemenliği altında olduğu devletlere yüzlerce yıl başkentlik yapan İstanbul, 13 Ekim 1923 tarihinde başkentin Ankara’ya taşınmasıyla bu özelliğini yitirmiş; ancak ülkenin ticaret, sanayi, ulaşım, turizm, eğitim, kültür ve sanat merkezi olma özelliğini sürdüre gelmiştir

Karadeniz ile Marmara Denizi’ni bağlayan ve Asya ile Avrupa’yı ayıran İstanbul Boğazı’na ev sahipliği yapması nedeniyle, İstanbul’un jeopolitik önemi oldukça yüksektir. Bugün tamamına yakını doldurulmuş olan ya da kaybolan doğal limanları vardır.

Bu özellikleri yüzünden bölge toprakları üzerinde uzun süreli egemenlik anlaşmazlıkları ve savaşlar yaşanmıştır. Başlıca akarsular Riva, Kâğıthane ve Alibey dereleridir. İl toprakları az engebelidir ve en yüksek noktası Kartal ilçesindeki Aydos Tepesi’dir. İldeki başlıca doğal göller Büyükçekmece, Küçükçekmece ve Durusu gölleridir. İl ve yakın çevresinde, Karadeniz ile Akdeniz makro iklimleri arasında geçiş özellikleri görülür. Hava sıcaklıkları ve yağış ortalamaları düzensiz; bitki örtüsü dengesizdir.

Harita 1 : İstanbul İlinin Ülke ve Bölge İçindeki Yeri

İstanbul’un toplam 39 ilçesi vardır. Bu ilçelerin 25’i Avrupa Yakası’nda, 14’ü ise Anadolu Yakası’ndadır. İstanbul’un ilçeleri üç ana bölgeye ayrılmaktadır:

Eski İstanbul’un tarihi yarımadası olan Fatih ve Eminönü (Eminönü ilçesi 2008 yılında bir yasa ile Fatih ilçesine bağlanmıştır. Günümüzde yarımadayı Fatih ilçesi oluşturmaktadır.) 15. yüzyıl’ın İstanbul’unu oluşturmaktaydı. Bu bölgenin kuzey kıyılarında Haliç bulunmaktaktadır. Batıdaki İstanbul Surları’na kadar uzanır. Güney sınırını Marmara Denizi denizi oluşturur. Doğuda ise Boğaz’ın girişi bulunmaktadır.

Haliç’in kuzeyinde bulunan Beyoğlu ve Beşiktaş ilçeleri tarih açısından büyük öneme sahiptir. Son Osmanlı Padişahları’nın sarayı Dolmabahçe Sarayı Kabataş’dadır. İstanbul Boğazı kıyıları boyunca Ortaköy ve Bebek gibi eski semtler birbirlerini takip etmektedir. Şehrin her iki yakasındada Boğaz boyu devam eden lüks yalılar mevcuttur.

Üsküdar (antik Chrysopolis) ve Kadıköy (antik Chalcedon) ilçeleri eski zamanlarda birer şehir iken zamanla değiştirilerek İstanbul’un ilçesi hâline gelmişlerdir. İstanbul’un Anadolu Yakası’ndaki en eski ilçeleridir. Günümüzde, birçok çağdaş yerleşim alanlarına ve iş sahası bakımından büyük öneme sahiptir. Şehrin nüfusunun üçte birine ev sahipliği yapmaktadır.

İstanbul’un tarihi semtlerinden batıya ve kuzeye gidildikçe büyük bir farklılaşma görülür. En yüksek gökdelenler ve ofis binaları Avrupa Yakası’da özellikle Levent, Mecidiyeköy ve Maslak’ta toplanırken, Anadolu Yakası’nda ise Kadıköy ilçesindeki Kozyatağı mahallesi dikkat çeker. 20. yüzyılda şehrin hızla büyümesi, doğudan batıya büyük bir göçün başlamasına neden olmuştur.

Böylece şehirdeki gecekondulaşma büyük bir hız kazanmıştır. Kaçak olarak hazine veya özel arazilere yapılan bu binalar, kısa sürede ve düşük kalitede yapılır. Türkiye’nin en büyük şehirleri arasında bulunan Ankara ve İzmir’de bu yapılar yaygındır. Gecekondular, çarpık kentleşmeye büyük ölçüde neden olmaktadır.

İstanbul İlinin 2015 yılı Tüik verilerine göre toplam 14.657.434 kişilik nüfusa sahiptir. (Tuik,2015)

Tablo 1. İstanbul İli Nüfus ve nüfus Yoğunluğu

2. PLANLAMA ALANINA İLİŞKİN BİLGİLER

2.1. PLANLAMA ALANIN TANIMI

Planlama alanı İstanbul İli, Sultangazi İlçesi sınırları içerisindedir.

Sultangazi İlçesi, 06.03.2008 Kabul Tarih; 22.03.2008 26284 Mükerrer Resmi Gazete Tarihli 5747 Sayılı Büyükşehir Belediyesi Sınırları İçerisinde İlçe Kurulması Ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile kurulmuştur. Sultangazi ilçesi 5747 Sayılı Kanun ile Gaziosmanpaşa İlçesi`nden ayrılarak kurulmuştur.

Sultangazi, denizden 50 metre yükseklikte, 36 Km kare yüz ölçüme sahip olan doğuda Eyüp, batıda Esenler, güneyde Gaziosmanpaşa, kuzeybatıda Başakşehir ilçeleriyle sınır oluşturmaktadır. İlçenin sahip olduğu yüzölçümüyle İstanbul ilçeleri arasında 19. sıradadır. 15 mahalleden oluşan ilçede Alibey baraj gölü, Cebeci taş ocakları ve birkaç küçük akarsu bulunmaktadır. Alibey barajı 1975 – 1983 tarihleri arasında, içme, kullanma ve sanayi suyu temini maksadıyla inşa edilmiş olup halen Avrupa yakasının önemli bir kısmının içme suyu ihtiyacını karşılamaktadır. Toprak gövde dolgutipi olan barajın gövde hacmi 1.930.000 m³, akarsu yatağından yüksekliği 30,00 m, normal su kotunda göl hacmi 66,80 hm3, normal su kotunda gölalanı 4,66 km²’dir. Yılda 39 hm3 içme suyu sağlamaktadır. Üzerinde amatör balıkçılık, su sporları etkinlikleri yapılmakta olup etrafını çevreleyen koruma altındaki ormanlık alanla ilçenin sosyal dinleti ihtiyacını karşılamaktadır.

İlçede en önemli eser Mağolava Su Kemeridir. Mağlova Kemeri ya da Muallakkemer, Mimar Sinan tarafından 1554-1562 yılları arasında İstanbul’da, Alibey Deresi vadisi üzerinde yapılmış olan su kemeri. Bugün Sultangazi ilçesi sınırlarında bulunan Cebeci köyü yakınlarındadır. 1563 yılında selden zarar görmüşse de aynı yıl onarılarak eski haline getirilmiştir. Alibeyköy barajının göl suyu yapıtın dörtte birini kaplamaktadır. Kemer İstanbul’a su taşımaya devam etmektedir. Eser dünya su mimarisinin baş yapıtlarından biri olarak kabul edilir.

36 metre yüksekliğinde ve 257 metre uzunluğunda olan kemer, iki katlıdır.Kemerin alt katında 8 büyük üst katında 8 küçük gözü bulunmaktadır. alt katında bulunan gözlerden 4 tanesi diğerlerine nazaran daha büyük yapılmıştır. Genişlikleri 18,4 metredir. üst katında ki orta 4 gözün genişlikleri ise 13,4 metredir.

Sultangazi İlçesi 15 mahalleden oluşmakta olup, planlama alanı Gazi Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır.

2.2. PLANLAMA ALANIN KONUMU

Planlama alanı İstanbul İli, Sultangazi İlçesi Gazi Mahallesinde 1256 ada 102 parselde toplam 18.000 m2lik kısmını kapsamaktadır.

2.3.2. MEVCUT UYGULAMA İMAR PLANI

Planlama alanı içerisinde 1/1000 ölçekli uygulama imar planı bulunmakta olup şehir parkı kullanımda kalmaktadır.

2.4. MÜLKİYET DURUMU
İmar Planı hazırlanan İstanbul İli, Sultangazi İlçesi, Gazi Mahallesinde bulunmaktadır. Alanın mülkiyeti İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait olup alanın tahsisine ilişkin 02/11/2016 tarih ve 3992 sayılı encümen kararı bulunmaktadır.
3. PLANLAMA GEREKÇESİ VE PLAN KARARLARI
3.1. PLANLAMA GEREKÇESİ
İstanbul İlinde kamu güvenliğinin sağlanması ve sosyal donatı ihtiyacının giderilmesi bu değişikliğin temel gerekçesidir.
Bu kapsamda emniyet hizmetlerinin yürütülebilmesi amacıyla söz konusu alanda plan değişikliği önerilmiştir.
Bu doğrultuda; tahsis edilmiş olan bu alan, emniyet hizmetlerinin yürütülebilmesi amacıyla “ Resmi Kurum Alanı ” olarak önerilmiştir.
Planlama alanında tahsis edilen alan kullanılmak suretiyle düzenlemeler yapılmıştır.
3.2. 1/5000 ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ
3.2.1. 1/5000 ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI
Plan değişikliğine ilişkin olarak hazırlanan 1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planı aşağıda verilmiştir.

3.2.2. 1/5000 ÖÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI PLAN NOTLARI
1. 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planı Onaylanmadan Uygulamaya Geçilemez.
2. Açıklanmayan Hususlarda 3194 Sayılı İmar Kanunu İle İlgili Yönetmelik Hükümleri Geçerlidir.
3.3. 1/1000 ÖLÇEKLİ UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ
3.3.1. 1/1000 ÖLÇEKLİ UYGULAMA İMAR PLANI
Plan değişikliğine ilişkin olarak hazırlanan 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planı aşağıda verilmiştir.

3.3.2. 1/1000 ÖLÇEKLİ UYGULAMA İMAR PLANI PLAN NOTLARI
1. Projelerde Mânia Planına, Otopark, Yangın Ve Deprem Bölgelerinde Yapılacak Yapılar Hakkındaki Yönetmelik Hükümlerine Uyulacaktır.
2. Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı Tarafından Onaylanan İmar Planına Esas Jeolojik – Jeoteknik Etüt Raporu Hükümlerine Uyulacaktır.
3. Resmi Kurum Alanı İçerisinde Yapılacak Olan Müştemilatlar, Güvenlik Kuleleri V.B. Yapılar İçin Yapı Yaklaşma Mesafesi Şartı Aranmaz.
4. Bu Planın Arazi Ve Arsa Düzenlemelerine İlişkin İş Ve İşlemler, Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı Tarafından Yapılacaktır.
5. Bu Plan Doğrultusunda Arsa Ve Arazi Düzenlemeleri Sonrasında Gerçekleştirilecek Uygulamaya Dair Diğer (Yapı Ruhsatı, Yapı Kullanma İzni Vb.) İş Ve İşlemler, 3194 Sayılı İmar Kanunu’nun 26. Maddesi Ve Bu Kanun Uyarınca Çıkarılan Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinin 59.Maddesi Hükümleri Kapsamında Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı’nın İlgili Taşra Teşkilatınca Yapılacaktır.
6. Kadastro İle İmar Planı Hattı Arasındaki Uyuşmazlıklardan Kaynaklanan 3 M.Ye Kadar Olan Uyumsuzlukları Düzeltmeye Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı Yetkilidir.
7. Bu Plan Doğrultusunda Yapılacak Olan İmar Uygulaması, “Resmi Kurum Alanı” Kullanımına Ayrılan Kadastro/İmar Parseli Esas Alınarak Etaplanabilir.
8. Parsel Bazında Laboratuar Deneyine Dayalı Zemin Etüdü Yapılmadan Uygulamaya Geçilemez.
9. Bu Planda Belirtilmeyen Hususlarda 3194 Sayılı İmar Kanunu Ve İmar İle İlgili Diğer Mevzuat Hükümleri Geçerlidir.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

Sıradaki haber:

ESNAFIN UMUDU HASAN ÖZCAN

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.