Seni Gidi Seni

Son iki gündür yazıyor, çiziyor. Alanda olmamasına rağmen “gazetecilik” dersi vermeye çalışıyor.

 

Amacı farklı; Sinsi çünkü…

 

Nerede, ne zaman, ne yapacağını çok iyi biliyor…

 

Yıllardır plaket vermekten ve Küçükköy Esnaf Odası’na aday çıkarmaktan başka bir işe yaramayan derneğin üzerinden isim yaptı…

 

Reklam veren dışında dağıtılmayan gazeteleri, güncellenmeyen haber siteleri ile “Gazeteci” kimliğini de kullanmayı ihmal etmedi…

 

Tüm sitelerini kopyala, yapıştır haberlerle güncelledi. Reklam veren dışında dağıtılmayan gazeteleri bültenleri aratmadı…

 

2012 yılında yapılan Ak Parti ilçe kongresi öncesi adaylıktan çekilen dönemin İlçe Başkanı Murat Atım’ın geri dönmesi için dernek başkanı sıfatıyla Ak Parti’ye koştu. “Geri dön Murat Atım” dedi…

 

Suzan Dağlar Civan ile olan dostluğu ve bu ziyaretiyle kendisini Ak Parti’nin Yürütme Kurulu’nda buldu…

 

Ak Parti’ye gönül verenler bu işe çok kızdı. “2014 yerel seçimlerinde kapı kapı dolaşıp topladığımız gazeteleri basan bugün Yürütme Kurulu’nda, bizler ise teşkilat dışı kaldık”…

 

……………….

 

Murat Atım döneminde çok isyan etti. Arada bir güncellediği haber sitesinde “Ak Parti Basına Çifte Standart Uyguluyor” diye yazdı. Ve ekledi, “Ak Parti bölgede hizmet veren bazı medya mensuplarını programlarına davet ederken, diğer basın mensuplarını davet etmiyor”…

 

Tam 2 yıldır bizim söylediklerimizi kendisi Ak Parti yöneticisi değilken haber sitesinde gündeme taşıdı. Arşiv yazılanları unutmuyor…

Ak Parti İlçe Teşkilatı’nda kendine yer bulduktan sonra haklı sitemini kaldırtmayı unuttu…

 

Bugüne kadar Ak Parti ile ilgili çok nadir haberler yaptı. Çok nadir programlarını takip etti. Bir programda söylediği “Davet edilmediğimiz yere gitmeyiz” cümlesi halen hafızamızda. Yine bir programda “Siz kimsiniz? Ben sizi tanımıyorum” diyen siyasetçiye, “Nasıl tanımazsınız. Ben şu  kişiyim. Şu derneğin başkanıyım” dediği cümleler de dün gibi aklımızda…

 

……………..

 

Ak Parti İlçe Teşkilatı’nın resmi internet sitesinde yer alan özgeçmişinde mesleği “Sigortacı”, eğitim durumu “Lisans” mezunu olarak yer alıyor. Sosyal medya hesaplarında ise mesleğini “Gazeteci”, eğitim durumunu ise “Açıköğretim Lisesi” mezunu olarak belirtmiş…

……………..

 

“Gazeteci” kimliğiyle hiçbir zaman alanda olmadı. Haber peşinde koşmadı. Daha yeni yeni haber yazmasını öğreniyor. Tüm siteleri kopyala, yapıştır haberleriyle dolu. Utanmadan kalkıp bize kopyala, yapıştır gazeteciliği yaptığımızı söylüyor. Bu konuda susması gerekirken, kendi ayıbını örtmesi gerekirken bize nutuk atıyor. Bu aralar yeni bir gözlüğe ihtiyacı var sanırım…

 

………….

 

En büyük destekçisi olduğu “AkılsızSelim”ler projesinden korktuğumuzu söylüyor. İlçe Başkanı Suzan Dağlar Civan’ı bu konuda suçladığımızı söylüyor. Bizden başka kimse bu ilçede basın sektörüne adım atamaz izlenimi vermeye çalışıyor…

 

Gerçekten bir gözlük lazım “sigortacı” ağabeyimize…

 

“AkılsızSelim” projesine karşı değiliz. Zerre kadar umurumuzda bile değil. Ancak birileri çıkıp “siyasi kimliğimizi kullanarak bu işi yapacağız” derse ve buna İlçe Başkanı da destek verirse, tepkimizi dile getirmekten çekinmeyiz…

 

Bu projeden sadece isim vermeden bir kişiden bahsediyor. İkinci kişiden bahsetme cesaretini bile gösteremiyor…

 

Bizim için kapanan bir konuyu açıyor. İkinci kişinin de bu projede olduğunu doğrularsak çıkıp özür dileme nezaketinde bile bulunamaz…

 

Kaldı ki; “Akılsızselim”ler projesinde “domain” yani alan adı Amerika vatandaşı bir şahsın üzerine…

 

Amerikalılarla ve onlarla aynı kulvarda koşturanlarla harcayacak zamanımız yok artık…

………….

 

“Israrla reklam kaybederiz endişe taşıyorlar” diye yazan ve onun gibi düşünenlere;

 

Korksaydık; Sizlerin dile getirmeye, yazmaya bile cesaret edemediğiniz konuları gündeme taşımazdık. Herşeye güllük gülistanlık bakardık. Sizden daha çok “şak şakçı” olurduk.

 

Korksaydık; Aldığımız tehditlere karşı susar, Gazi Mahallesi’nde illegal örgütlerin zaman zaman hedefinde olmazdık. Onların gözünde “AKP yalakası” olmazdık.

 

Korksaydık; “Reklamlarımızı kaldırırız” diyen zihniyete boyun eğerdik…

 

Korksaydık; Sizin gibi renkten renke giren bukalemun olurduk…

 

İnsanoğlu’na rızkı veren Allah’tır…

 

Yüce rabbim bu bedeni korkmak için yaratmadı…

 

…………..

 

“Yanımda çalışan” diye yazan “sigortacı” ağabey ve o yönde düşünenler;

 

Sultan Oğuz kardeşimiz, bir çalışanımız değil dostumuzdur,arkadaşımızdır. Dert ortağımızdır. Ekmeğimizi bölüştüğümüz işini hakkıyla yapan dürüst bir o kadar da yolda bulduklarını satmayan biridir. Keşke hepimiz onun gibi olabilsek…

 

Bugüne kadar yaptığımız eleştiri haberlerde faturayı hep ona kestiler. Murat Atım döneminde de yaptığımız eleştiri haberlerinde Sultan Oğuz’un Emin Haber ile bir bağlantısı bile yoktu…

 

Murat Atım döneminde nasıl aile içi görüşülen kamuoyunu ilgilendiren haberlere imza attıysak, Suzan Dağlar Civan döneminde de kamuoyunu ilgilendiren haberlere imza atmaya devam ediyoruz. Ama her defasında haber kaynağımız ya Sultan Oğuz olarak dile getirildi, ya da başka biri isim olarak. Alakası olmayan insanların günahına girildi adeta. “Gerçek gazeteciler” kaynağı kendi yaratır. “Gerçek gazeteciler” kaynağını açıklamaz. “Gerçek gazeteciler” haber kaynağını deşifre etmez.

 

Değiştirin artık o gözlüklerinizi…

 

…………..

 

MHP İlçe Teşkilatı bir yazılı açıklama yaptı. Yazılı açıklamaya Emin Haber dahil 4 haber sitesi yer verdi. Ama “sigortacı” ağabeyimiz sinsi bir tezgahla, bizleri Ak Parti ile karşı karşıya getirmek için bu açıklamayı isim vermeden bizlerin yazdığını okunmayan haber sitesinde dile getirdi. Bu ağabeyimizde sıkı bir Emin Haber takipçisi olacak ki, diğer haber sitelerine bakma zahmetinde bulunmadan bu yorumu yaptı. Her zaman dost, arkadaş ortamında söylerim; “Bu arkadaş her devrin adamı. Ama Ak Parti’nin aldığı bir karar. Bu karara da saygı duymak lazım”…

 

“Her devrin adamı” cümlesinden MHP’nin yazılı açıklama metnini tabiri caizse bize ihale etti. Oysa dışarıda bu arkadaşa o kadar “Her devrin adamı” diyen var ki, sayısını biz bile bilmiyoruz…

 

“Sigortacı ağabey” ve onun gibi düşünenler öyle düşünsünler. Zerre kadar umurumuzda değil…

……….

 

Sevgili “sigortacı” ağabeyin amacı belli; Bizi Ak Parti ile karşı karşıya getirmek…

 

Yaptığımız birçok haberde bu tür izlenimler yaratmaya çalışanlar oldu. Bunlara alıştık…

 

Herkes şunu çok iyi bilsin ki;

 

Bizim Ak Parti ile bir sorunumuz yok. Sevgili “sigortacı” ağabeyimizin de daha önce dile getirdiği “Basında çifte standart” Ak Parti ile yaşanan en büyük temel sorunumuz. Buda parti yöneticilerinden kaynaklanan bir durum. Bu konuyu da defalarca Ak Parti İlçe Başkanı Suzan Dağlar Civan’a ilettik…

 

Bu aralar Ak Parti’nin resmi yayın organı haline gelen “sigortacı” ağabeyimiz,  önce sen yapmadığın gazeteciliği yap, ondan sonra bizlere nutuk at. Bu saatten sonra bir gazetecilik terimi olan 5N1K’yı senden öğrenecek durumda değiliz…

 

Yiğidi öldür, ama hakkını yeme…

 

“Gazeteci haber bulur ve yapar, önceliği haberdir. Bizler gerçek anlamda gazetecilik yaparsak reklamda gelir, değer verilmede gelir. Gelin bizler bu saatten sonra bir olalım Sultangazi’nin güzelliklerini haber yapıp dünyaya duyuralım. Olumsuz şeylerle ilgili haberleri yaparken iyi örnekleme yaparak insanları doğruya yöneltelim.

 

Unutmayalım Türk Milleti kavga edenleri seyretmeyi sever ama kavgayı ve kavga edeni sevmez.”

 

Bu düşüncene tamamen katılıyorum. Oturduğum restaurant’ın köşesine seni çay içmeye davet ediyorum. Bu konuyu enine, boyuna tartışalım…

 

Bizim için gereksiz olan bu tartışmalara ilk ve son kez cevap veriyoruz. İsteyen istediği şeyi yazmaya devam edebilir…

 

Emin YEŞİL

https://twitter.com/Emin_Haber