Saflıkta Buraya Kadar!

Türkiye tarihinin en sinsi ve ihanet muhtevalı darbe projesini ve mimarlarını göremeyecek kadar kör olanlara sesleniyorum!

 

Tamam!

 

Buraya kadar saftınız…

 

Artık bundan sonra saf değilsiniz…

 

Sizin gözlerinize perde çekenleri ve o perdede gösterilenden başka hiçbir şeyi görmemekte kararlı olduğunuza kanaat getirmiş durumdayız.

 

İslam literatüründe peygamber efendimiz ile özdeşleşmiş bir sözü, Zaman Gazetesi’nin 80.000 TL’ye peşkeş çekmesinin ardındaki bu büyük hırsı görmemek; artık saflık değildir.

Türkiye’nin en gizli görüşmelerini ifşa ederek, Türkiye’yi küresel arenada köşeye sıkıştıracak hamleler yapmayı görmemek ahmaklık değildir.

 

İlk zamanlarda cemaatin içerisinde “ajanlar var” diyerek, birbirinizi kandırma çağını da çoktan geçtiniz.

 

Artık her dönemde konjonktüre göre dizayn edilmiş yalanlarla, sizi kandırmalarına göz yummak, şakirtlik değildir!

 

”Budizm bir ahlak dinidir” diyecek kadar büyük bir ahlaksızlığı görmemek körlük değildir!

 

Dün Müslüman dediğimiz camia, bugün ”Türkiye’ye şeriat geliyor” diyerek itirazlarda bulunuyor.

 

”Ak Parti’ye karşı kim nerede güçlü ise onu destekledik, Güneydoğu’da HDP’ye oy verdik” dediler.

 

Bunları duymamak sağırlık değildir!

 

Bunların dil ile izahı yoktur, olamazda…

 

KPSS skandalı ile devam eden haksızlıklar ortada. Cemaatin tavan cenahı, Makyavelist bir anlayışla hareket etmiştir/etmektedir. İnsanları emelleri doğrultusunda kullanmak için başı açık insanlara başörtüsü taktırmış ve KPSS üzerinden bunları kritik noktalara yerleştirecek kadar alçak ve çıkarcı emellerini idame ettirmiş.

2010 yılında yapılan ilk KPSS sınavında derece yapanların, aynı yıl içerisinde iptal edilen ve tekrar yapılan KPSS sınavından sonra derece yapanların binlerce sıra geriye düşmesini görmek ve bu yapının ihanet dolu entrikalarını görmek için ortalama bir zekaya sahip olmak yeterlidir.

 

Bu kadar ihaneti, entrikayı, haksızlığı, hukuksuzluğu, İslamiyet’e yapılan saygısızlıkları, Türkiye halkına yapılan ihanet dolu hamleleri görmemek artık körlük değil, duymamak artık sağırlık değil, bilmemek artık bilgisizlik değildir; İHANETTİR…