Mısır halkının, askeri cunta tarafından gözaltına alınan ilk seçilmiş
Cumhurbaşkanı olan Muhammed Mursi’nin görevine dönmesi için toplandıkları
meydanın adı olan “Rabiatü’l Adeviyye”nin hayatını anlatan gazeteci-yazar Sibel
Eraslan, “O, gecesini ibadetle
gündüzlerini de oruçla geçiren bir evliyaydı” diye konuştu.
Bağcılar Belediyesi Kadın Aile Kültür ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen “Zamanı
Kuran Kadınlar Rabiatü’l Adeviyye” konulu konferansta konuşan Eraslan, “Rabia”
isminin Arapça’da, Mısır’daki direnişçilerin de sembol işaret olan “dördüncü-dört”
anlamına geldiğini ifade etti.
“4” Rakamının askeri
cunta karşıtlarının sembol işareti olarak hızla yayıldığını ifade eden Eraslan,
“Tahrir Meydanı'nda
bulunanların ‘zafer işareti’ yaptığı sıralarda Rabiatü’l Adeviyye
Meydanı'ndakiler ismin anlamına atıf yapmak ve onlardan ayrışmak için elleriyle
dört işareti yapmaya başladılar. İşaret de hızla yayıldı.” dedi.
Eraslan,
702 yılında doğan Rabiatü’l Adeviyye’nin, tabiinden ve hanım
velîlerin büyüklerinden olduğunu da anlattı. Babası İsmâil’in üç kız evlat sahibi
olduğunu belirten Eraslan, çok fakir olduğunu bu yüzden dördüncü evlat olarak
doğan Rabia'yı saracak bir bez parçası dahi bulamadıklarını
anlattı.
Eraslan, Rabiatü’l Adeviyye’nin doğumuyla ilgili ailesinin yaşadığı
sıkıntıları şu ifadelerle anlattı:
Rabia'nın dünyaya geleceği günlerde anası, babasına; ‘komşuya git de
lambamız için yakacak yağ iste’ demişti. Kimseden bir şey istememeye ahdetmiş
olan babası, hanımının hatırını kırmayarak gidip komşusunun kapısını çalmıştı.
Ancak komşusu uyanmamıştı bu yüzden geri dönmüştü. Babası gece uyuduğunda
rüyasında Peygamber Efendimiz’i(s.a.v) görmüş. Efendimiz kendisine ‘Üzülme! Bu
kız öyle hanım bir kız olacak ki, ümmetimden yetmiş bin kişi onun şefaatini
isteyecek.’ buyurduktan sonra mübarek sözüne şu şekilde devam etmiştir. ‘Basra
emiri İsa Radan'ın yanına var ve benim adıma ona aynen şunu söyle: 'Sen her
gece bana yüz, cuma gecesi ise dörtyüz defa salavat getiriyordun; geçtiğimiz
cumartesi getirmen gereken salavatları unuttun. Onun keffareti olarak bana
dörtyüz sarı altın ver!’
Rabia'nın babası uyanır uyanmaz rüyasını yazıp, sabahleyin götürüp rüyayı Basra
Emiri İsa Radan'a vermiş ve gerçekten Peygamber Efendimiz (s.a.v)’den gelen bu
rüya haberinin doğruluğunu bilen Emir, Rabia'nın babasına 400 altın verdikten
sonra bir ihtiyacı olduğu zaman mutlaka kendisine ifade etmesi gerektiğini de
sıkı sıkıya tembih etmiştir.”
Eraslan, Rabiatü’l Adeviyye’nin babasına, sıkça, ‘Babacığım sakın bize
haram kazançtan bir şey getirip yedirme.’ dediğini de sözlerine ekledi.
UZMANLARDAN KENTSEL DÖNÜŞÜM ÖNERİLERİ
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.