Ülkücü kimliğiyle tanınan sanatçı Mustafa Yıldızdoğan, dün akşam 15 Temmuz’un yıldönümünde sahne aldığı Sultangazi’de sitem dolu sözler sarf etti.
Magazin basının gündeminde yer almayan, almak istemeyen bir sanatçı. Magazin sayfalarını süslemek gibi bir derdi de yok…
Yazdığı veya seslendirdiği parçalarla milyonların gönlünde taht kurdu. Siyasi kimliğinden dolayı sayısız haksızlıklara maruz kaldı. Yarı çıplak sanatçıların, ne idüğü belli olmayan sözde sanatçıların revaç gördüğü şu dönemlerde o ‘Türkiyem’i seslendirmeye devam etti…
Türkiye’nin çoğu il, ilçe ve beldelerinin kapıları ona kapalıydı. Onu hep eserlerinden çok siyasi kimliğinden dolayı sahneye çıkarmadılar. Oysa ona bu haksızlığı yapanlar her fırsatta onun ‘Türkiyem’ini, onun eserlerini dinliyorlardı…
Bir dönem TRT’ye çıkması bile yasaktı. Zaten adı ulusal olan televizyon kanalları bu yerli ve milli sanatçıya gereken değeri vermiyordu, birde üstüne devletin televizyonu hem sansür, hem ambargo uyguladı…
Taa ki 15 Temmuz 2016 tarihine kadar…
TSK içine sızmış FETÖ’nün üniformalı teröristlerinin darbe girişimine ‘dur’ diyen ve meydanlara inen sanatçılardan biriydi…
Darbe girişiminin millet tarafından püskürtülmesinden 15 saat sonra tüm Türkiye’de onun ‘Türkiyem’i çalmaya başladı. Meydanlar ‘Türkiyem’ ile inliyordu, herkesin ağzında ‘Türkiyem’ vardı…
Kendisine uygulanan sansürler, ambargolar kalktı, kapanan kapılar açıldı. Hiçbir zaman bu konuda sitem etmedi, isyan etmedi…
Demokrasi nöbetlerinde ‘Türkiyem’ sabahlara kadar çalıyordu. Yıllardır millettin diline pelesenk olmuş ‘Türkiyem’ türküsü, demokrasi nöbetlerinin göz bebeği olmuştu…
Yıllardır kahramanlık, vatan ve bayrak temalı seslendirdiği parçaları dün Sultangazi’de bir kez daha söyledi…
Yani sahnede ilk defa vatan ve bayrak temalı eserleri seslendirmiyordu…
Mustafa Yıldızdoğan sitemini de sahne aldığı Sultangazi’de yaptı…
“Allah bayrağımızı indirtmesin, ezanımızı dindirmesin. Eğer bu bayrak dalgalanıyorsa, minarelerde ezan duyulur. Suriye’yi görüyoruz. Bizim feryadımız, bizim isyanımız budur.”
Diye başladı sözlerine ve şöyle devam etti;
Burada ‘Rabia’ işareti yapanlar ne güzel yapıyor, ‘bozkurt’ işareti yapanlar ne güzel yapıyor. Herkes kendi fikrinin, kendi düşüncesinin işaretini yapsın. Yeter ki mutabık kaldığımız tek nokta; Ay-Yıldızlı bayrak olsun, bu cennet vatan olsun.
Ömrünü vatan ve millet aşkına, Allah aşkına harcayan bir kardeşiniz olarak ufacık bir sitemimi de söylemek istiyorum.
Saygıdeğer memleketimizi yöneten büyüklerimiz, illa bu millete, bu gençliğe, bu çocuklarımıza bir ve beraber olduğumuzu anlamak için 15 Temmuz’un olması mı gerekiyordu? Biz eskiden de beraber olabilirdik.
Biz yalnızlığımızı gördük 15 Temmuz’dan sonra ve halen de görüyoruz. Bütün batı ülkeleri, bütün dünya ülkeleri devletimize kapılarını kapattılar. Ama bir farklılık oldu. Bu millet gönül kapılarını açtı devletine, milletine ve hükümetine sahip çıktı. İnşallah bu birlik, bu beraberlik kıyamete kadar devam eder.”
Uyuşturucu satan oğlunu öldürdü
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.