IŞİD; Irak, Suriye, Filistin ve Ürdün topraklarını içine alan bölgede şeriata dayalı bir devlet kurmak istiyor.
Binlerce Müslümanı öldüren, onları öz vatanında parya konumuna düşüren bir örgütün şeriat devleti ile yanıp tutuştuğuna kim inanır?
İslami misyonlarla kurulmuş terör örgütleri, barış anlamına gelen İslam ile nasıl bağdaşır?
İslami misyonlu bir terör örgütü asla kabul edilemez.
İnsanların bilinçaltında İslamiyet’e karşı bir ön yargı oluşturmak ve aynı zamanda alçaklık dolu emellerini hayata geçirmek isteyenlerin oyunudur bu, yani alçakça yürütülen bir stratejidir.
”Her kim bir nefsi öldürürse sanki bütün insanlığı öldürmüş gibi olur. Kim de bir insanın hayatını kurtarırsa bütün insanların hayatını kurtarmış olur” diyen bir dinin, bırakın Müslümanları insanların yaşam haklarının elinden alınmasına bile karşı çıktığını Mâide suresi 32. Ayetinde görmek mümkün.
Din, dil, ırk, renk, mezhep ayrımı yapmadan bir canı yaşatanı öven, bir nefsin yaşama hakkını elinden alanı ise bütün insanlığı öldürmekle suçlayan bir dinden bahsediyoruz.
Bir insanın yaşatılmasını bütün insanlığın yaşatılması gibi gören bir dinin, kafa kesmek, kurşuna dizmek vs. gibi bir misyonu olabilir mi?
IŞİD, şeriat devleti iddiasıyla bu kıyımları, alçakça politikaları idame ettiriyor.
Şeriat kuralları 8 maddede kısıtlanmayacak kadar geniş, hayatın her anında duruşunu sergileyecek kadar kapsamlıdır.
Şeriat kurallarını birey ve örgüt çıkarlarına göre dizayn eden bu zihniyet, kendi menfaatlerini irtifada tutmayı ve İslamiyet’i dejenere etmeyi öncelikli misyonları olarak görüyorlar.
Tevrat’ın 10 emrinden 6’ncısında ‘öldürmeyeceksin’ diyor.
Sırf emellerini hayata geçirmek ve Müslümanları yok etmek uğruna kendi dininin emrini yorumlayacak kadar kin ve nefret dolu Yahudilere benziyorlar.
Yorum şu ; ‘kendinden olanı öldürmeyeceksin’
IŞİD ile en hassas ortak noktaları tam da burası işte.
Her ikisi de menfaatleri için kendilerinin en kutsalı olan dinlerini dejenere edecek kadar alçak ve nefret dolular.
Müslümanlar için kurtuluş yolunun birlik ve liyakat olduğu bir dünyada, kendi içinde cahilane tavırlarla ayrılığa düşen Müslümanlarız.
Biz böyle oldukça dinimizi yozlaştırmaya çok talip olur.
Twitter/MSaymaz
MHP’li Adan: Cumhuriyet tarihinin en büyük hırsızlık olayı
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.