Gezi Parkı Olaylarının Gerçek Sebebi

BEĞENDİM

4

Türkiye anayasa değişikliği, başkanlık
sistemi ve çözüm sürecini yoğunlukla tartışıp konuşacağı günlere doğru
ilerlerken gezi parkı olaylarıyla bir anda bütün gündem de değişmiş oldu. Bir
çevreci gurubun duyarlılığıyla başlayan ve daha sonrasında hükümet karşıtlığına
dönüşen eylemler birçok ilde kendini gösterdi.

Peki, sebep neydi ve Türkiye bu duruma nasıl geldi?
İşte soruların cevabı;

Demokraside iktidarlar çoğunluğun
tercihleriyle seçilir ve yapılan bütün uygulamalarda çoğunluğun onayı gözetilir.
Muhalefetler de hükümetin icraatlarını denetler ve halkın itirazlarını gözetir.
Ak Parti hükümetinin genel olarak çalışmaları toplumda takdir görmüş ve bu
nedenle girmiş olduğu bütün seçimlerde oyunu artırmıştır. Hatta Ak Parti’ye oy
vermeyen birçok seçmeninde yapılan çalışmaları takdir ettiği kamuoyu
anketlerinde gözlenmiştir.

Peki, muhalefet partileri son yıllarda
neler yapmışlardır? CHP sürekli kaynayan bir kazana dönüşmüş, Kemal
Kılıçdaroğlu parti tabanında ki kendisine yönelik güçlü desteği heba etmiştir.
Parti yönetiminde sürekli değişimler yaşanmış ve sol çizgiden aslında ne
yaptığı pek belli olmayan bir çizgiye kaymıştır. Birçok konuda geri adım atmalar
ve yapılan gaflar halk nezdinde itibar kaybına sebep olmuştur. MHP ise hareket
alanını daraltmış ve anti-BDP tarzı bir siyaset gütmüştür. Her iki partide
genel olarak hükümete muhalif kesimin sözcüsü olmaktan uzak durmuş ve tutarlı
politikalar üretememiştir.

Dediğim gibi demokrasilerde muhalefetin
iktidar için bir nevi denetim görevi görmesi gerekirken bu sorumluluklarını
yerine getirmekten uzak kalmışlardır. Nasıl ki; adaletin olmadığı toplumlarda
insanlar kendi adaletlerini uyguluyorsa, muhalefetin olmadığı toplumlarda ise
insanlar ve guruplar kendi muhalefetini uygular. Yani ülkemizde genel olarak
halk iktidarı desteklerken, Ak Parti karşıtları kendilerine tercüman olacak bir
güçlü siyasi parti bulamamışlardır.

Türkiye’nin şu an için oldukça güçlü
bir iktidarı vardır. Toplum tarafından da oldukça ciddi bir destek görmektedir.
Bu güç bazılarının dediği gibi diktatörlükle değil, ülkemizde son yıllarda
yaşanan değişim ve dönüşümle kazanılmıştır. Ülkemizin ciddi alternatif
politikalar üreten ve yapılan her şeye hayır demeyen muhalefete ihtiyacı vardır.
Yerel seçim sonrasında gerek MHP, gerekse CHP ciddi değişimler geçirebilir. Bu
değişimler sonrası muhalefet partileri bir demokrasi için beklenen seviyeye
ulaşamazlarsa gerek ülkemizi, gerekse de Ak Parti'yi sıkıntılı günler bekliyor
demektir.