Bugüne kadar sabrettik İyi niyetli davrandık

‘Çok şey değişecek, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak’ diye düşündük. Sevindik, mutlu olduk.

Asla yanılmayacağımı düşündüm bu konuda. Nereden bilebilirdim ki, yanılacağımı.

Yanıldım…

Aylardır üzerimizde bir baskı var. Aylardır üzerimizde bir yıldırma politikası var. Aylardır üzerimizde bir karalama kampanyası var.

Aylardır sabrettik. Üzmeyelim, üzülmesinler dedik.

Olmadı. Biz becerdik, ama onlar beceremedi…

Sabrımızda, iyi niyetimizde ancak bugüne kadar sürdü. Biz üzmemek için aylardır bunların bu kahpeliğine sabrettik. Ama onlar bir türlü bunu anlamadılar.

Dün kardeşim diyenler, bugün ekmeğimizle oynuyorlar. Allah’ın verdiği rızkı kesmek için çabalıyorlar. Sittin sene adam olamayacaklarını bir kez daha gösterdiler bize.

Reklam veren esnafı dolaştılar. “Emin Yeşil’e reklam vermeyin.” İmasında bulundular. Reklam verene Emin Haber’e verdikleri reklamın hesabını sordular.

Katıldıkları bazı toplantılarda haddini aştılar. “Siz besliyorsunuz. Siz beslemezseniz biter” ifadelerini kullandılar. Kendilerinin nerden beslendiklerini unuttular. Bir köpeğe söylenmeyecek cümleleri kullandılar.

Toplum içerisinde bizi ‘düşman’ ilan ettiler. Sessiz kaldık, sustuk. Acemiliklerine, yağcılıklarına verdik.

Baskı yaptıkları reklam verenden olumsuz cevap alınca, kahpeliklerini sürdürmeye devam ettiler.

Oturdular bir kafede, ‘yetmez’ dediler. ‘Şikayet edelim’ dediler. Emin Haber’i Sultangazi’de bitirmenin hesaplarını yaptılar.

Onlarda 1 gram cesaret yok. O cesaret olsaydı çıkarlardı karşıma gereken cevabı da alırlardı.

‘Muhafazakarız’ diyorlar, ‘inancımız tam’ diyorlar. Ama yüce yaratanın verdiği rızıkla oynuyorlar. O rızkı kesmeye çalışıyorlar.

O kadar cahiller ki, bir ilçenin kaymakamının devletin mi? Hükümetin mi Kaymakamı? olduğunu bile konuşuyorlar. Sonra sonuca bağlıyorlar; Kaymakam hükümetin kaymakamı. O zaman bizim başkanımızın emrinde olması gerekiyor.

İşte bu acemiler diyor ki; Herkes bize biat etsin. Biz ne dersek o olsun. Herkes bize boyun eğsin. Takalım tasmayı biz ne dersek onu yapsın.

Tanımıyorlar Emin Yeşil’i. Ya da tanımamışlar. Bilmezler ki, Emin Yeşil boyun eğmez. Bilmezler ki, Emin Yeşil aç kalsa bile onlara muhtaç olmaz.

Bir kapı kapanır, bir kapı açılır…

Bazen bu mesleği Sultangazi’de sonlandırmayı düşündüğümüz günler oldu. Ama bu kahpelere inat, daha çok hırslandık.

Kendilerini bulunmaz hint kumaşı zannediyorlar. Oturdukları koltukların geçici olduklarını unutuyorlar. Yaptıklarıyla kendilerini o koltuklara oturtana zarardan başka birşey vermiyorlar.

Bugüne kadar sabrettik. İyi niyetli davrandık…

Kimseye hodri meydan okumuyoruz. Kimse ile bir sorunumuz yok. Sadece işimizden dolayı bizimle sorunlu olanlar var.

Bugüne kadar işimizi yaptık. Hem de en iyisini. Eğer bugün işimizi iyi yapmamış olsaydık ne bunları konuşurduk, nede bunları yazmak zorunda kalırdık.

Eğer işimizi iyi bir şekilde yapmamış olsaydık reklam alma şansımız ise hiçbir zaman olmazdı. Biz yatarak reklam alan bir haber sitesi olmadık. Sürekli alandayız, sürekli gündemi takip ediyoruz. Gündem belirleyen bir haber sitesiyiz.

Kısacası, çalıştık, çalıştık, çalıştık. Elbette mesleki anlamda hatalarımız, yanlışlarımız oldu. Bu hataları ve yanlışları bir daha tekrarlamamak için gayret ettik…

Rızkımızla oynayanlara diyoruz ki; İstediğinizi yazın, yazdırttın. istediğiniz yere şikayet edin. İstediğiniz kadar bilgi topladık diyin. İstediğiniz kadar rızkımızla oynayın. Emin Yeşil size boyun eğmez, diz çökmez. Sizin yalanlarınız, hileleriniz ve baskılarınız bizi BİTİREMEZ.

 

Emin YEŞİL

https://twitter.com/Emin_Haber