a

Battalbey Markası Nasıl Doğdu?

Uluslararası gıda zincirleri sektöründe ülkemizi başarıyla temsile eden ve dünya devlerine kafa tutan ‘Çiğ Köfte’ markaları arasında sektörün lideri konumunda ki BATTALBEY Çiğ Köfteleri markasının mimarı ve aynı zamanda BATTALBEY GRUP Yönetim Kurulu Başkanı Sait Aybak, bizleri makamında ağırladı.

2003 yılında faaliyete başlayan BATTALBEY Grup, çiğ köftede Türkiye Pazarının lideri konumunda ve Türkiye Pazarının yaklaşık yüzde 10’nunu elinde bulunduruyor. Almanya’nın Nürnberg kentinde de şubesi bulunan BATTALBEY Grup, çiğ köftenin yanı sıra Erkek Giyim kaleminde tekstil imalatı ve satışı ve peçete imalatı yapıyor.

Markanın mimarı ve çiğ köfte sektörüne ilkleri kazandırarak belki de sektörün bu kadar büyümesine ve sınırlarımızın dışına çıkmasına vesile olan Sait Aybak, mütevazi kişiliği ve geniş perspektifli ticari zekası ve yatırmacı kimliğiyle ön plana çıkan bir iş adamı profili.

Bizlere markasının ismine nasıl karar verdiğinden tutun, sektöre nasıl girdiklerine, sektöre nasıl yenilikler kazandırdıklarına, markanın Pazarda ki yerinden, sektörün gelişim sürecine kadar birçok konuda bilgiler aktaran Sait Aybak ile yaptığımız keyifli sohbetin detaylarını siz değerli okuyucularımızla paylaşıyoruz…

sait-aybak_DSC5326

 

BATTALBEY İSMİ NEREDEN GELİYOR?

“Ben dünyaya geldiğimde Dedem, Cüneyt Arkın’ın da Türk Sinemasında canlandırdığı hakkında birçok kahramanlık hikayesinin olduğu Seyyid Battal Gazi’nin kahramanlıklarından etkilenerek, ‘Bu çocuğun ismi Seyyid Battal Gazi olsun’ demiş.

“Ancak babam nüfus müdürlüğüne gittiğinde, nüfus memuru bu isme karşı çıkmış ve nüfusa sadece Sait olarak kaydetmiş. Ancak ailem ve arkadaşlarım bana Battal demeye devam ettiler. Hatta ilkokulda 4’e kadar öğretmenim karneme Battal Aybak yazdı. Babam askere ilk gittiğimde beni telefonla aradığında ‘Battal Aybak ile görüşebilir miyim?’ dediğinde görevli asker ‘burada öyle biri yok’ diye telefonu kapatıyormuş, babam bir kez daha arayıp, ‘Oğlum Sait Aybak ile görüşmek istiyorum’ diyormuş.”

“Bizde markamıza isim bulmaya karar verdiğimizde aile büyüklerimizin bize uygun gördüğü bu isimleri kullandık. BATTALBEY ve SAİT ismiyle markalarımızı oluşturduk. Yani markanın isim babası birazda dedem ve diğer aile büyüklerim. Bu markaların yazı karakteri, logolar ve renk seçimi tamamen bize aittir.”

BATTALBEY ÇİĞ KÖFTE SEKTÖRE NASIL GİRDİ?

“Sektöre kendi evimizde kendi yoğurduğumuz çiğ köfteleri seyyar tezgahlarda satarak başladık. Belki de bu sektörün bu kadar büyümesinde hatta sektör için devrim niteliğindeki sanayileşme hamlesi yine bizim tarafımızdan geliştirildi. İlk çiğ köfte makinesini biz tasarladık ve sektörün hizmetine sunduk. Yani fabrikalaşmayı başlatan BATTALBEY çiğ köftedir.”

sait-aybak_DSC5332

SEKTÖRÜN İLKLERİ HEP BATTALBEY MARKASINDAN GELDİ…

İlk bayiliği biz verdik. Ben ilk bayilik anlaşması yaptığımda ağabeyim, ‘öyle şey mi olur? Geç dükkanın başında kendin sat ürünlerini’ dedi. Belki bu gün gülümseyerek hatırladığımız bu ilk girişim, günümüzde yüzlerce şube zinciriyle ve gelişerek devam ediyor. Elbette bizim ticari hamlemiz diğer üreticiler içinde örnek teşkil etti ve sektör bu gün artık devası bir zincir satış mağazalarıyla yoluna devam ediyor.”

ÇİĞ KÖFTE, TEKSTİL ve PEÇETE İMALATI YAPILYOR…

“Yaklaşık 7000 metrekare kapalı alana sahip olan genel merkezimizin yaklaşık 2000 metrekaresinde çiğ köfte imalatı yapılıyor, ürünlerimiz arasında ACISOS ve Nar ekşisiyle yapılan EKŞİSOS var. Merkezimizin yaklaşık 1000 metrekaresinde ise yine kendi ismimizle bir marka haline getirdiğimiz erkek giyim tekstil imalatımız var. Ayrıca gıda sektöründe kullandığımız peçeteleri yine kendi merkezimizde kendimiz üretiyoruz.”

2000-2500 KİŞİLİK İSTİHDAM KAPASİTESİ VAR…

“Genel merkezimiz bünyesinde 150 ve kendimize ait şubelerimizde yaklaşık 250 işçi istihdam ediyoruz. Bayilik verdiğimiz şubeleri de sayacak olursak ki Türkiye genelinde yaklaşık 500 civarında şubemiz var, buralarda çalışan insanları ve ürünlerimizin malzemelerini tedarik ettiğimiz insanları da ilave edersek yaklaşık olarak 2000-2500 kişi istihdam etmiş oluyoruz.”

SEKTÖR NASIL BU KADAR BÜYÜDÜ ve GELİŞTİ?

“Çiğ Köftenin bu kadar geniş bir üretim ve satış ağına ulaşacağını sanırım bizimle birlikte pek kimse hayal edemiyordu. Ancak ben Allah’ın takdiri olarak bakıyorum olaya. Çünkü biz ilk geniş üretim ve satış ağına geçtiğimizde öyle tahmin ediyoruz ki gıda devleri bizim gelişimimizin önüne geçmek için zamanın gıda ve tarım bakanlığı üzerinde bir baskı oluşturdular. Çünkü o dönem sık sık yasal düzenlemeler yapılıyordu.”

KATKI MADDESİ KULLANILMIYOR…

“Market raflarında satılan ve birçok gıda üretim kaleminde kullanılan bazı katkı maddeleri sağlıklı olmadığı gerekçesiyle çiğ köftecilerin kullanımına yasaklandı. Örneğin cipslerde kullanımı devam eden lezzet arttırıcı Monosodyum Glutamat’ın (MSG) çiğ köfte imaltında kullanılması yasak. Elbette bu katkı maddelerinin birçok yan etkisi var. Bu durum çiğ köfte üreticilerinin kendi malzemelerini kendilerinin üretmesine ve en önemlisi bu malzemelerin organik ve dolayısıyla sağlıklı olmasına neden oldu.”

COLA YERİNE AYRAN, HAMBURGER YERİNE ÇİĞ KÖFTE…

“Allah’ın takdiri dediğim şey biraz da bu. Yani biz sağlıklı ve organik gıda ürünleri üretmeye başlayınca ve gıda ürünlerinden kaynaklı hastalıklar çoğalmaya başlayınca, doğal olarak tüketici de bu ürünlere rağbet etmeye başladı. Bu da bizim sektörümüzün gelişmesine olanak sağladı. Elbette Türk milletinin kendi milli ürünlerine sahip çıkması da bu anlamda çok etkili oldu. Yani insanlar Cola içmek yerine ayran içmeyi, hamburger yerine çiğ köfte yemeyi tercih ettiler.”

“Elbette bütün gelişmelere şunu da ilave etmek gerekiyor,  özellikle Adıyamanlıların girişimci ruhu bu sektörün gelişmesinde çok önemli bir rol oynadı.”

Geldiğimiz noktada uluslar arası gıda zincirleri olarak isimlendirdiğimiz ve ‘dev gıda zinciri’ olarak tanımlanan fast food markalarının en büyüklerinin Türkiye’de toplasan 250-300 şubesi bulunurken, bizimle aynı ölçülere sahip sadece bir çiğ köfte üreticisinin Türkiye’de neredeyse 500 civarında şubesi bulunuyor. Bu rakamlar da bizim yerli markalarımızın bu konuda başarısını göstermektedir.”

sait-aybak_DSC5343

BATTALBEY ERKEK GİYİMİNDE DE HIZLA YÜKSELEN BİR MARKAYA DÖNÜŞÜYOR…

“Biz kendi bünyemizde yaklaşık yüzde 70’ini kendi ürettiğimiz erkek giyim ürünleri de satıyoruz. Farklı bir konspt geliştirmeye çalıştık. BATTALBEY ismiyle başladığımız bu serüven şu anda yaklaşık olarak 25-30 satış mağazasına ulaştı. Sadece ayakkabı-kemer ve çorap üretmiyoruz, geriye kalan bütün ürünleri, ceket, pantolon, gömlek, tişört, mont, kaban, iç çamaşır gibi kalemleri kendimiz üretiyoruz. Satış mağazalarımızın dışında sanal ortamda da birçok internet üzerinden satış yapılan sitelerde ürünlerimizin satışı yapılıyor. Çok yakında bir toptan satış mağazamızı da müşterilerimizin hizmetine sunacağız.”

 

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

Sıradaki haber:

Sultangazi’de Terör Operasyonu

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.