Kırşehir’de, Bakara Suresi’ndeki bir ayetten esinlenilerek iç dizaynı yapılan cami, çimleri andıran halı döşemesi, tavanındaki gökyüzü ve duvarlarındaki ağaç resimleriyle dikkati çekiyor. Yenice Mahallesi’nde 1910’lu yıllarda kerpiçten küçük bir mescit şeklinde yapılan ve zamanla ihtiyacı karşılamayınca yıkılıp yeniden inşa edilen Hamidiye Camisi, içine yapılan resimlerle cemaatini adeta cennet bahçesinde yaşatıyor.
Azerbaycanlı bir mimar tarafından iç resimleri yapılan ve bu yıl açılan camiye ibadet etmek için kentin farklı yerlerinden kişiler geliyor. Camide, Bakara Suresi’nin 22. ayetindeki ifadelere uygun olarak giriş bölümüne asma ağaçları, pencere aralarına kavak ağaçları, mihraba şelale, tavanına gökyüzü ve bulutlar resmedilen ve zeminine çimeni andıran yeşil renkli halı serilen camiye gelenler hayran kalıyor. Caminin dış duvarlarında büyük harflerle Arapça “Allah” ifadesi yer alıyor.
Mehmet Mermer Hamidiye Camisi imamı Sefa Ekinci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1910’lu yıllarda 115 metrekare bir mescit şeklinde yapılan caminin ihtiyaca cevap vermemesi üzerine 2015-2017 yıllarında yenilendiğini, iç mekanı genişletilerek yeniden ibadete açıldığını söyledi.
Hamidiye Camisi Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanı İsmet Yapıcı’nın hayırseverlerin katkısıyla yeniden ibadete açılan cami için özel bir dizayn hazırlattığını belirten Ekinci, Bakara Suresi’nin 22. ayetindeki tasvir ve ifadelerden ilham alındığını vurguladı. Ekinci, şöyle devam etti: “Buraya görevlendirildiğimde caminin yapılışı ile ilgili bilgi edindim. Bakara Suresi’ndeki bir ayeti rehber aldıklarını söylediler. ‘Yeri döşek yaptık, gökyüzünden size sular indirdik.’ cümleleri geçen ayeti camiye resmetmeye çalıştıklarını ifade ettiler. Yine mihrapta şelale resmi var. Nitekim, ayette geçen ve cenneti tasvir eden cümlelere uygun bir iç dizayn yapılmış. Bütün bunları ayetin camiye resmedilmesi şeklinde değerlendirebiliriz.
Caminin içine baktığımızda bölgesel bir özellik de var. Girişte asma resimleri var. İç Anadolu Bölgesi’nin asma bağlarını temsil ediyor. Kavak ağacı resimleri var. Bu da İç Anadolu’ya has bir ağaç. Her camın arasında bir kavak ağacı var, yerler çimen şeklinde. Buraya gelenler ‘Sanki cennet bahçesinde namaz kıldık’ şeklinde cümleler kurarak camiden ayrılıyorlar.”
Camide Allah’ın yarattığı tüm renklerin adeta bir arada olduğuna işaret eden Ekinci, şu değerlendirmeyi yaptı: “Caminin iç dizaynının süslenmesinde daha çok Bakara Suresi’ndeki ayet dikkate alınmış. Ayette geçen kelime ve cümlelerden yola çıkılarak caminin iç dizaynı resmedilmiş. Caminin dışındaki pencereler arasında Arapça büyük yazılarla iki tane Allah yazısını görenler hayret ediyor. İçeri girdiğinde gördüğü ortam karşısında daha büyük bir heyecan yaşıyorlar. Her ikisinde de farklı hissiyatlar duyuyorlar.”
Sürekli namaz kılmak için camiye geldiğini aktaran emekli imam Yılmaz Akçakaya da burada ayrı bir huzur bulduğunu dile getirdi. Katkı yapan hayırseverlere teşekkür eden Akçakaya, şunları kaydetti: “Küçük cami idi. Yenice Mahallesi’ne yetmiyordu. Bayramlarda, cuma namazlarında yetmediği için büyütmek hasıl oldu. Hayırseverlerin katkısıyla cami bu hale geldi. Camimizin dıştan görünüşü bir ayrı, içeri girdiğinde de bambaşka bir hal veriyor insana. Huzur veriyor. İbadetimizi huzur içinde yapıyoruz. Yapanlardan ve bu hale getirenlerden Allah razı olsun.”