Altunay, “Paralel Yapı İle Mücadelemiz Devam Edecek”

FETÖ/PDY terör örgütünün milli iradeye karşı giriştiği kanlı darbenin ardından milli birlik ve beraberlik ruhu ile meydanları dolduran kahraman Türk halkı, darbeye karşı tarihi yeniden yazarken, özellikle yerel yönetimler de darbeye karşıya oluşan bu milli hassasiyette önemli bir sınav verdi ve vermeye devam ediyor…

Kanlı darbe girişimi henüz yeni başlamışken, ülkenin birçok yerinde her partiden belediye, darbe girişiminde bulunan paralelci hainlerin hareket kabiliyetini engellemek amacıyla, askeri kışlaların önüne ve bunların hareket kabiliyetini azaltmak için harekat yollarına belediye araçlarını çektirerek, ülkemizin şanlı tarihine geçecek direnişe destek verdiler.

Kanlı darbe girişiminin öğrenilmesinin hemen sonra Sultangazi Belediyesi’de, ilçemize sınır olan; Baştabya ve Şehit Piyade Uzman Çavuş Ahmet Öztürk Kışlalarından paralelci hainlere destek amacıyla zırhlı araçların ve erlerin çıkmalarını engellemek amacıyla; kışla girişlerine belediye araçlarını yönlendirdi.  Sultangazi Belediyesi devam eden günlerde de, bu kışlaların girişlerinde ve ilçe merkezinde Demokrasi Nöbeti tutan vatandaşlara lojistik destek ve moral desteği vermeye devam etti.

Bu çalışmaları yakından takip ederek bizzat denetleyen ve sürekli olarak demokrasi nöbeti tutan vatandaşların yanında bulunan Belediye Başkanı Cahit Altunay, kanlı darbe girişimin ardından Belediye Meclisini olağanüstü toplayarak, mecliste grupları ve temsilcisi bulunan partilerle birlikte, darbeye karşı milli iradeyi destekleyen ortak bir deklarasyon yayınlanmasına öncülük etti.

Gözlem Gazetesi olarak, Belediye Başkanı Cahit Altunay’a, kanlı darbe girişiminin ilk anlarından itibaren neler hissettiğini ve Başkanlık yaptığı Sultangazi İlçesinde FETÖ/PDY ihanet şebekesine karşı ne gibi mücadele yöntemi izlediğini ve bu bağlamda neler yapıldığını sorduk.

Sorularımızı samimiyetle yanıtlayan Başkan Altunay, belediye olarak FETÖ/PDY ihanet şebekesine karşı bütün ülkede olduğu gibi Sultangazi’de de uzun zamandır bir mücadele verdiklerini ve bu mücadelenin aralıksız olarak devam edeceğini anlattı.

“BİZ MİLLETİMİZE OLAN İNANCIMIZI HİÇBİR ZAMAN KAYBETMEDİK”

*Kanlı darbe girişiminin başladığı o akşam neler hissettiniz?

“Beklemediğimiz bir kalkışmaydı. Böyle bir ortamın bu zamanda yaşanabileceğine fazla bir ihtimal vermiyorduk. Ekonomik olarak, her yönden Türkiye güç kazanan bir ülke iken, beklenmedik bir çıkış gerçekten bizi şoke etti. Dolayısıyla buna milletimizin direnç göstereceğini zaten biliyorduk. Biz milletimize olan inancımızı hiçbir zaman kaybetmedik.  Darbe girişiminin yaşandığı saatlerde herkes birbiri ile ‘ne yapılabilir?’ diye paslaşmaya girdi. Liderlerimizden gelen açıklamalarla herkes kendini konumunu bir kez daha gözden geçirerek harekete geçti.”

“CUMHURİYET TARİHİNDE BİR İLK YAŞANDI”

“Belediye olarak bizlerde kamyonlarımızı, iş makinelerimizi hemen araziye çıkararak ilgili yerlerin, ilgili yolların tutulmasını sağladık. Bununla birlikte zaten yollara dökülen halkın ilk geceki heyecanı bitmeden devam ediyor. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir ilki yaşıyoruz. Bu millet birçok darbe gördü. Neticede hiçbirinde böylesine bir kalkışmaya, böylesine bir millet duvarına toslamadılar.”

“MİLLET TEK YUMRUK, TEK VÜCUT OLDU”

“Milletimiz öyle bir kararlı çıkış gösterdi ki, kimse kimsenin kimliğine bakmadan, kimse kimsenin dünya görüşünü sormadan yollara çıktı.  Darbeciler milletimizin bir yumruk olabileceğini hesaba katmadılar. Farklı görüşlerimiz olabilir ama asla ve asla söz konusu Türkiye ise, söz konusu bayrak ise gerisi teferruattır. Milletimiz 15 Temmuz gecesi tarihe altın harflerle geçecek bir destan yazdı. Bu darbe girişiminin millet tarafından püskürtülmesini dünya ‘Nasıl oldu bu millet tek yumruk, tek vücut olabildi. Böyle bir zoru da başarabildi’ şeklinde hayretle yorumluyor.”

“TÜRK HALKI BAŞKOMUTANININ SESİNE KULAK VERDİ”

“Bizi geçmiş yıllarda da farklı şeylerle de yıldırmaya çalıştılar. 17-25 Aralık olaylarını bu ülkede hep birlikte yaşadık. Hatta belli kişilere suikast düzenleyerek korku da saldılar.  En son ordu içerisindeki kendi yapılanlarını harekete geçirerek, bu milletin gidişine dur demek istediler. Ama bu millet bu senaryoları çok gördü. Bu roller önceden de çok oynandı. Hesaba katmadıkları yönetildiği hükümet tarafından vatandaş uyumluydu. Ve liderinin, Başkomutanın sesine kulak verdi. Ve gereğini de yaptı.”

“İLÇEMİZDE ŞU ANA KADAR 6 DEMOKRASİ ŞEHİDİMİZ VAR”

“Önceki gün itibarıyla ilçemizde 6’ncı demokrasi şehidimizi uğurladık. Çok sayıda gazilerimiz var. Bu Gazilerimizi 10 gündür ziyaret ettik. Bu vatandaşlarımız için Sultangazi Belediyesi olarak imkanlarımızı seferber ediyoruz. Onların iş ve farklı konularda ki ihtiyaçları noktasında desteklerimizi var gücümüzle sağlıyoruz. Ama bu insanlarımız hiçbir zaman bir yardım almak düşüncesiyle meydanlara inmediler. Bu insanlarımız tamamen bir iman gücüyle meydanlara inerek, büyük bir başarıya imza attılar. Tarih bunu yazacak. İleride babaları ile dedeleri ile gurur duyan bir nesil olacak.”

“ŞEHİTLERİMİZİN İSMİNİ YAŞATACAĞIZ”

*Şehitlerin isminin yaşatılmasında hassas olduğunuzu biliyoruz. Demokrasi şehitlerimizin isimleri de ilçemizde yaşatılmaya devam edilecek mi?

“8 yıllık görev süresince bize intikal eden bütün şehitlerimizi mutlaka yaşatmaya çalıştık. Bundan sonrada aynı hassasiyetimiz devam edecek. Darbe girişiminde şehit düşen vatandaşlarımızı da ilçemizde yaşatmaya devam edeceğiz. Okullar, parklar, yollar gibi yerlere şehitlerimizin adını vererek, onların isimlerini yaşatacağız.”

“SULTANGAZİ PARALEL YAPIYLA MÜCADELEYE DEVAM EDECEK”

*Özellikle “17-25 Aralık” olarak adlandırılan paralel operasyonun ardından devletin bütün kurumlarında topyekûn olarak paralel yapıya karşı bir mücadele başlatıldı. Sultangazi’de de belediye olarak bu yapıya karşı bir mücadele başlatıldı mı, başlatıldıysa bunun neticeleri ne oldu?

“Bizim bu konuda ki hassasiyetimiz başından beri çok net. İlçemizde bu yapıya ait bir Üniversite yerleşkesi açıldı. Ama aslında o üniversite burada hiçbir zaman açılamadı, öğrenci bile bulamadı. Bahsi geçen üniversitede kayıt yaptıran öğrenciler başka yerlerde okutulmak zorunda bırakıldı. Kurdukları düzenekle binlerce öğrenci okuyacak diye hesap yaptılar. Oysa sadece içeriye üniversitenin yetkilileri girebiliyordu.

“ÜNİVERSİTEYE YIKIM KARARINI 2014 YILINDA ÇIKARTTIK”

Sultangazi Belediyesi olarak 25 Aralık olaylarından 5 gün sonra hemen yetkili ekibi oraya gönderdik. Bu ekiplerimiz gereken çalışmaları yaptıktan sonra yıkım kararı çıkardık. Bunların hepsi kayıtlarımızda mevcut. Yetmedi 306 Bin TL’de para cezası kestik. Aldığımız yıkım kararından sonra onlar aynı gün yıkımı durdurma kararı aldılar. Yıkımı engellediler. Ondan sonra bahsi geçen yere giriş-çıkışlar pek olmadı.”

“MÜHÜRLEDİK, ARTIK KAMUYA DEVRİNİ BEKLİYORUZ”

“15 Temmuz darbe girişiminden sonra arkadaşlarıma ‘oraya giren bir iki kişide, oraya girmemeli’ diye talimat verdim. Buraya derhal mührü vurduk ve ilgililere de haber verdik. İlgililerin burada detaylı bir inceleme yapmasını da sağladık. Biz ilgililerin incelemeleri daha rahat yapabilmesi için mührü vurduk ve orayı koruma altına aldık. Mührü vurduktan birgün sonra İstanbul Defterdarlığı, Milli Eğitim ve Emniyet Müdürlüğü Mali İşler Şubesi’nde ilgili arkadaşlar gelerek burada inceleme yaptılar. Bizim kontrolümüzde mühür açıldı, içeriye az önce bahsettiğim ilgili kurumların görevlileri girdi.  Saatlerce içeride bütün çalışmalarını yaptılar. Onlar çıktıktan sonra tekrar mührü vurduk ve oraya kimsenin girmesine izin vermiyoruz. Büyük bir ihtimalle buranın kamuya devri yapılacak. Burası kamuya devredildikten sonra inanıyorum ki, aslına uygun Sultangazi için faydalı bir amaç için kullanılacak. Bununla ilgili görüşmelerimizi yapacağız. Sultangazi’nin ihtiyacı ne ise, o konuda bir karar verip biz burayı milletimize faydalı bir hale getireceğiz.”

“ARSAYI KİMİN BAĞIŞLADIĞINI BİLİYORUZ”

“Daha paralel patlamadan evvel, o arsa bir bağış yoluyla alınmıştı. Aldıkları yerde belli, kimden aldıklarını da biliyoruz. Ama bağış olarak aldıkları bu yerden uygulama yapılmadığı için arsalarının bir kısmını belediye olarak biz aldık. Yüzde 40’a kadar olan hakkımız oradan aldık ve biz burayı park yapacağız dedik. Dikkat ederseniz okul çok dar bir alanda kaldı. O parkı yaparken, bir otopark ihtiyacının olduğunu gördük. Bu çalışmaya başlamadan Büyükşehir Belediyemiz ile görüşerek oranın altına 3 katlı otopark yapımı ve üstünün park yapımını Büyükşehir Belediyesi üstlendi. Projeyi biz çizdik, Büyükşehir belediyemiz yapıyor. Hem otopark, hem de park olarak hizmet verecek.”

“Yani başından beri biz bu işin üzerine gittik. Önce arsadan başladık. Yapımı vatandaştan, arsası bağış. Bize de durdurmak düştü. Ama o yerleşkeyi asla çalıştırmadık. Sultangazi’de hiçbir zaman üniversite olarak çalışamadı.”

“İŞLETME SULTANGAZİ’DEN ÖNCE VARDI, ANCAK KAPATMAK BİZE NASİP OLDU”

*Geçtiğimiz günlerde bir işletme, Sultangazi Belediyesi tarafından mühürlendi ve sanırım yıkımı yapılacak. Bu ilgili olarak neler söyleyeceksiniz?

“Habibler Mahallesi’nde bahsi geçen işletme bizim dönemimizde oluşmadı. Esenler Belediyesi’ne bağlı iken bu yer oluştu.  2008 yılında ilçe olduktan sonra bizim sınırlarımız içerisine dahil oldu. Bu işletmede uygun olan yerlerine ruhsat verdik. Ancak sonradan yapılan eklemeler olduğunu duyduk ve farklı şikayetler gelmeye başlayınca biz orada ciddi eksikler olduğunu gördük. Ve derhal mührü vurduk. Bu mührü vurduktan sonra da, kendilerine bir süre tanıdık. Buranın tamamını yıkacağız. İşletme sahibi içindeki malları alması için sadece kendisine kısa bir süre tanıdık. Şu anda eşyalarını kamyonlarla kendisi taşıyor, yıkımında kendisinin yapacağını bize ifade etti. Yapmadığı takdirde biz hazırız. Çünkü bu konuda encümen kararımız çıktı. Yıkım kararı elimizde var.”

*Bunların dışında paralel yapıya yakınlığı olan başka yerler mevcut mu ve bu konuda nasıl bir yol haritası izlenecek?

“Bir başka yerde de bu örgüte ait okuma evi olduğunu duyduk. Orayı da mühürledik. İlçemizde bu örgütle bağlantılı olan mühürlenmeyen, faaliyetten men edilmeyen şu anda bir yerleri kalmadı. Bize intikal eden şikayetler olursa Belediye olarak müdahale eder, bahsi geçen yerleri mühürleriz.Yukarıda bahsettiğim bu yapıya ait ilçemizde ki işletme ve kurumlara biz zamanında müdahale ettik. Bunların dosyaları ve kayıtları belediyemizde mevcuttur.”

“BU VATANIN GERÇEK SAHİBİ AZİZ TÜRK MİLLETİDİR”

*Sayın Başkan, darbe girişiminin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından milletimiz alanlara demokrasi nöbetlerine davet edildi ve ilçemiz Sultangazi’de olduğu gibi, ülkemizin hemen hemen bütün meydanlarında demokrasi nöbetleri tutuluyor. Bu konuda neler söylemek istersiniz?

“İlk günden bugüne gerçekten bu coşkuya, bu heyecana, bu nöbete özen gösteren halkımıza ne kadar teşekkür etsek azdır. Bu insanlar gerçekten bir emirle yola çıktılar. O emir gelmeden de meydanlardan ayrılmıyorlar. Bu bir bağlılık, bu bir inanışlık, bu bir aşk, bu bir bayrak aşkı, vatan ve memleket aşkı. Biz bunu her akşam meydanlarda görüyoruz ve her akşam  bu insanlar burada saatlerce ayakta duruyorlar. Bizler demokrasi nöbetinde olan vatandaşlarımıza su, çorba, ekmek, çay gibi lojistik destek sağlıyoruz. Bu millete ne yapsak azdır. Bu millet bu vatanın gerçek sahibi olduğunu gösterdi. Onların yaptığı fedakarlığı hiçbir şekilde ödeyemeyiz.”

*Sayın Başkan demokrasimize ve milli iradeye karşı girişilen bu kanlı darbe girişimine ve tarihin yeniden yazıldığı bu şanlı direnişe ilişkin olarak neler söylemek istersiniz?

“Sultangazi Belediye Başkanı olarak Sultangazi halkının gösterdiği mücadeleden dolayı kendilerine teşekkür ediyorum. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Yaralılarımıza Allah’tan acil şifalar diliyorum. Rabbim bir daha bize böyle bir acı yaşatmasın.”