“Mezhebe göre plan tadilatı yapılıyor” açıklamasında bulunan CHP Grup Başkanvekili Sait Coşkunoğlu’na tepki gösteren Belediye Başkanı Cahit Altunay, “Yapmadığımız bir şeyi kabul edemeyiz, olmayan bir şeyi de iftira sayarım” dedi.
Sultangazi Belediye Meclisi’nin Haziran ayı ikinci oturumunda sert tartışmalar yaşandı. Esentepe Mahallesi’nde ki yaklaşık 13 bin 700 metrekare olan Belediye’nin kullandığı arsanın Ticaret ve Konut Alanına çevrilmesine ilişkin 1/1000’lik planının Mecliste görüşülmesi tansiyonu yükseltti. “Meclis, meclis olalı böyle tartışma görmedi” dedirten toplantıda CHP Grup Başkanvekili Sait Coşkunoğlu, plan tadilatlarının mezhepsel anlamda hazırlandığını iddia ederek, “AKP döneminde mezhebe göre plan tadilatı yapılıyor.” Dedi. Coşkunoğlu’nun bu açıklamasına Meclis 1. Başkanvekili av. Hacı Orhan, “O nasıl oluyor?” diye sordu. Coşkunoğlu, “Onu teknik arkadaşlarımız daha iyi biliyor. Esentepe Mahallesi’ndeki plan ayarı da mezhepsel olarak yapılıyor. Bu saltanatınız bitecek bu böyle gitmez. Bu düzen değişecek, adil düzen gelecek.” diye cevap verdi.
Sait Coşkunoğlu’nun ‘mezhebe göre plan tadilatı yapılıyor’ açıklaması, Ak Parti Grup Sözcüsü Mustafa Demir’i çileden çıkarttı. Meclis tarihinde ilk kez ses tonunu yükselten, oldukça sinirlendiği gözlemlenen Demir, Coşkunoğlu’nu sarf etmiş olduğu sözlerden dolayı kınadı ve “Meclis toplantısı sonrasında arkadaşlarımızla beraber hazırlayacağımız dilekçe ile beraber savcılığa suç duyurusunda bulunacağımızı arz ederim. Bu çok ağır bir suçlama. Siz iktidar da olsanız bizi kesersiniz. Ya sözünü geri alın, ya da savcılığa suç duyurusunda bulunacağız. Bunun altından kalkamazsınız.” Şeklinde konuştu. Coşkunoğlu, tüm tepkilere rağmen sözünü geri almadı.
CHP Grup Başkanvekili’ne bir tepkide belediye başkanı Cahit Altunay’dan geldi. Ak Parti Grup Sözcüsü Mustafa Demir’in açıklamalarına destek verdiğini belirten Başkan Altunay, Emin Haber’e yaptığı açıklama da “Aleviymiş, sünniymiş, CHP’liymiş biz bugüne kadar hiç kimseye farklı bir gözle bakmadık.” İfadelerini kullandı.
Başkan Cahit Altunay şunları kaydetti;
“Son kurulan ilçeler arasında Sultangazi’nin önemli planlara ihtiyacı var. Bu plan düzenlemelerinde de, mahallelerde ki hizmet dağılımını daha adil yapmamız lazım. Bizim Esentepe Mahallesi’nde yaklaşık 40 dönüm üzerinde bir belediye hizmet alanımız var. Bu 40 dönümün içerisinde 13 dönümünü ticaret ve konut alanına alırken, amacımız ise mahallelerimizi rahatlatmak.
Orada henüz ne yapacağımız belli değil. Belki ileride onu bir dönüşüm alanı olarak kullanabilirim. Biz orada bir alan ürettik. Çünkü bu tür alanlar olmadan nitelikli binalarımız olmaz. Sitevari yapılara artık geçmemiz lazım. Düzenli yapılar oluşması lazım. Coşkunoğlu’nun söyledikleri külliyen yalan, böyle bir ayrımcılık asla olmadı, olmayacak. Kimse böyle bir iddiada da bulunamaz. Grup sözcümüz Mustafa Demir sonuna kadar haklı. Neden haklı, çünkü bizim ruhumuzu biliyor Mustafa Demir. Aleviymiş, suniymiş, CHP’liymiş biz bugüne kadar hiç kimseye farklı bir gözle bakmadık.. Ben bu ilçenin belediye başkanıyım, bu meclis bu belediyenin meclisi. Herkese eşit yakınlıkta, herkese eşit sıcaklıktadır. Yapmadığımız bir şeyi kabul edemeyiz. Olmayan bir şeyi de iftira sayarım. Böyle bir ayırım söz konusu değildir.
Buna bir örnek verirsek, eski Habipler 1 dönümlük imarlı yeri buraya taşıdık, belediye hizmet alanını oraya verdik. Dün akşamda eski Habipler Mahallesi belediye ek hizmet binasının ve meydanın açılışını yaptık. Oraya nasıl bir meydan kazandırdığımızı arkadaşların gidip görmesini isterim. Eğer biz bunu yapmamış olsaydık, eski Habiplerin bir meydanı olmayacaktı. Ama şimdi bütün herkesin akın akın geldiği bir meydan oldu.
Yine bir örnek daha vermekgerekirse, Zübeyde Hanım Mahallesi’nde muhtarlığın yanında 1,5 dönüm alan var. Şimdi ben oraya gelsem oraya bir bina yapsam Zübeyde Hanım Mahalle muhtarlığının etrafında oturanlar bundan mutlu olur mu? Muhalefet temsilcileri de‘Parkımızı aldılar bina yaptılar’ derler. Biz aldık, oradaki imar hakkımızı buraya taşıdık, buradaki belediye hizmet alanını oraya götürerek orasını yine yeşil alan olarak kullandık.
Muhalefetteki arkadaşlar sadece bir yere takıldı. Söz konusu alanda üç dönüm bir cami alanı ayrıldı. Zaten burası camiydi. Buradaki asıl sorun, üç tane vatandaşımızın hak sahibi olmasıdır. Onlara bırakılan yerlerin yetersiz olduğu söyleniyor. Biz onlarla da görüşüyoruz. Bu manada yapacağımız bir şey varsa da yapacağımızı ifade ettik. Bunun dışında sorun olacak hiçbir şey yok. Biz bir yerden hakkımızı alırken, öbür tarafa belediye hizmet binası taşıyoruz. Yani bir alıp, bir koyuyoruz. Netice de burada bir haksızlık yok. Yani belediye hizmet binasını imara açıp, karşılığında yer üretmemiş olsaydık haklılardı. Plan dilinde buna eş değer elan üretme denir buna. Biz eş değer alan ürettik.
Dolayısıyla burada biz o 13 dönümü taşırken, 27 dönümün de karşılığı yoktu. İki ayrı dönümü bir araya getirdik. Hem güzel bir tesis ortaya çıksın, hem de diğer alanları da mahallelere nefes aldıralım alan verelim. Bunda hiçbir yanlışlık yok. Burada çıkabilecek hiçbir şeyde yok. Çünkü yanlış olan ne hukuksal bir durum var, ne insani bir durum var, nede vicdani bir durum var. Biz ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz. Çünkü bu millete zarar verecek, bu milletin iradesine ters düşecek istenmeyen bir şey yapmayız.
Şu anda Gazi Cemevinin arka tarafındaki 10 dönümlük alanın 1,5 dönümü imara ayrıldı. Onun içinde gecekondular vardı, onlar hak sahibiydi. Geri kalan 8,5 dönümüne inşaatlar yapılıyordu. Ama biz dedik ki, böyle bir inşaatın yanında, bu kadar güzel bir tesisin yanında o imarlı yapılar, dört tarafa bakması, ada olması gereken bir tesisi yarımadaya çeviriyor. Gelin bunlara başka yerlerden yer bulalım, bu insanları memnun edelim. Biz o 1,5 dönüme de meydan bırakalım, dört tarafı açık olsun. Bu aslında bir düşüncenin ürünü. O 1,5 dönümüne para verdik, yer verdik, orayı vatandaşa bıraktık. Kötü mü ettik? Bunları yaptık biz. Bu aslında teşekkür edilecek bir konu.
Zübeyde Hanım’da açılan imarlı yerin belediye hizmet alanına çevrilmesi mezhepsel ayrımcılık mı oluyor?
Gazi Cemevinin arka bölümünde 10 dönümlük alanın 1,5 dönümünü imarlıyken, belediye hizmet alanına çevirmek pozitif ayrımcılık oluyor.
13 dönümden kaç tane yer değiştirdik. Onlar bir tanesine takılıyor. Orada bir camii var. Onların sahiplerinin olduğu yerde onlar yine duruyor, onları oradan çıkarmadık. Sadece üst tarafını açtık. O da zaten eskiden öyleydi. Sadece Belediye hizmet alanına alındı. Orada bir dini tesis var diye, İBB’de dini tesis alanına aldı. Yan taraftaki hak sahiplerini yerleri verildi.
Gazi’den taşıdık, Zübeyde’den taşıdık biz herkese yer veriyorduk. Tuz deposunun karşısında ‘petrol’ diye başlattığımız bir yer vardı. Döndük onu vatandaşa konuta açtık. Niye o vatandaşın hakkı vardı orada çünkü. Petrol ofisinden vazgeçtik, oradaki hak sahiplerine verdik. Kötü mü ettik? Bunun gibi birçok örnek verebilirim size.
Zübeyde Hanım Mahallesi’nde 60 dönümlük parka başlıyoruz. İhalesi yapılıyor şu anda. Nerede barajın üzerinde. Başka bir şey düşündük mü? Kafamızda şöyle bir şey oluşabilir dedik mi? yok. dolayısıyla bunlar beyhude şeyler. Biz ne yaptığımızı biliyoruz. Vatandaşın menfaatine olan işler yapıyoruz. Ve bugüne kadar vatandaşımızın bir kuruşunu heba etmedik. Çünkü böyle bir karakterimizde yok.”
Ramazan Baykurt’tan Mehmet Baykurt’a Tam Destek: 24 Haziran’da Sandıkları Patlatacağız
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.