15 Temmuz’un 28 Şubat’tan bir farkı yoktur

Ak Parti İlçe Teşkilatı, Hoca Ahmet Yesevi Kültür Merkezi’nde “Bilinmeyen Yönleriyle 28 Şubat Darbesi” konulu program düzenledi. Programa konuşmacı olarak AK Parti MKYK üyesi Ömer Bolat katıldı. 28 Şubat döneminde MÜSİAD`ın Genel Başkanlığını üstlenen Ömer Bolat, bugün 40 Milyon insanın 28 Şubat’ı bilmediğini veya hatırlamadığını söyledi. 28 Şubat’ın unutturulmaması gerektiğine vurgu yapan Bolat, 28 Şubat’tan habersiz bir neslin yetiştiğini ve bu neslin bugünkü Türkiye’yi dünde böyleymiş gibi algıladığını ifade etti.
 

 “EŞİMİ İKİ DEFA TACİZ ETTİLER”

İlçe Başkanı Suzan Dağlar Civan, Belediye Başkanı Cahit Altunay, STK temsilcileri, işadamları ve partililerin katıldığı program Kur’an tilavetiyle başladı. Programa konuşmacı olarak katılan Ak Parti MKYK Üyesi Ömer Bolat, 28 Şubat’ın bilinmeyen yönlerine değinmeden önce eşinin beş yıl önce tacize uğradığını söyledi. Bolat, “Bundan 5 sene önce eşimle Bağdat Caddesi’nde bir doktor randevusuna giderken yürüyorduk. Bir ay içerisinde iki defa eşime doğru tacizler, hakaretlerle karşılaştık. Ve bunları yapanlar maalesef kadındı.” Dedi.

“28 ŞUBAT YIKICI, ZULÜM EDİCİ BİR DARBEYDİ”

28 Şubat’ın rahmetli Necmettin Erbakan ile özdeşleşen bir post modern darbe olduğunu belirten AK Parti MKYK üyesi Ömer Bolat şunları söyledi:

“28 Şubat bir darbecilik zihniyetinin ismidir. Biz bu zihniyeti 27 Nisan e-muhtırada da gördük. 17/25 Aralık emniyet, yargı darbe girişiminde de gördük. 15 Temmuz’da da gördük. 28 Şubat darbeci zihniyetinin siyasi bir hedefi vardı. Darbeci zihniyet kendilerine göre İslami hassasiyetleri taşıdıklarını düşündükleri Refah Partisi’ni hükümetten düşürmek ve iktidara gelmek istediler. Maalesef bunu da başardılar. 28 Şubat, sosyal, siyasi ve ekonomik bir darbeydi. 28 Şubat yıkıcı, zulüm edici bir darbeydi. 28 Şubat, unutturulmamalı ki gelecekte bir daha yaşanmasın.

28 Şubat’ta genç kızlarımız, bacılarımız evlere hapsedilmişti. Evlerde bile rahat bırakmıyorlardı. ‘Bunlar irticacı, bunlar mülteci, bunlar yeşil sermaye’ diye fişlemeye çalışıyorlardı. Kamuda olanların eşlerini işten atıyorlardı.”

“28 ŞUBAT BİR SOYGUN DÖNEMİNİN ADIYDI”

Türkiye`nin yaşadığı en büyük ekonomik ve yolsuzluk krizinin 28 Şubat sonrası, 21 Şubat 2001`de meydana geldiğini ifade eden Bolat, “O krizde Türkiye yüzde 50 fakirleşti. Rant, faiz ve büyük sermaye lobileri o dönemde çok zenginleştiler. O dönemde 25 özel bankayı batırdılar. Dört kamu bankasının da içini boşaltılar. Toplamda 53.3 milyar dolar vurgun yaptılar. İşte 28 Şubat bir soygun döneminin adıydı.” Dedi.

“GÜÇLÜ TÜRKİYE’YE KARŞI ÇIKIYORLAR”

15 Temmuz’un 28 Şubat’tan bir farkının olmadığını ifade eden Bolat, 16 Nisan’da yapılacak olan halk oylamasına da değindi. Bolat, “28 Şubat’tan bugüne nasıl geldiğimizi çok iyi gözlemlememiz gerekiyor. O yüzden ne unutalım, ne unutturalım. 15 Temmuz’da bu aziz millet Cumhurbaşkanımızın dirayetinde kanlı ve hain darbe girşimini püskürtmemiş olsaydı, vatanımız Amerika’ya, Avrupa Birliğine, Patikan’a, İsrail’e peşkeş çekilecekti.

15 Temmuz gecesini Sultangazili, Esenlerli, Arnavutköylü, Güngörenli kardeşlerimiz kurtardı. Maalesef tuzu kurular, rahatının bozulmasını istemeyenler kıllarını kıpardatmadılar. Am bu aziz millet liderinin çağrısıyla bu vatanı kurtardı.

Sizi uyarmak istiyorum. Bir an tereddüde düşülürse, rehavete düşülürse 16 Nisan’da Allah korusun ‘Hayır’ blogu kazanmaya kalkarsa Türkiye’yi getirecekleri nokta yine 28 Şubat’ta yaşanılan nokta olacaktır. Eğer ogünlerin geri gelmesini istemiyorsak çok çalışmamız lazım. Eski Türkiye’nin gelmesini istemiyorsanız, yeni Türkiye’nin daha güçlü devam etmesini istiyorsanız, çocuklarınızın geleceğinin kararmasını istemiyorsanız hepimiz çok çalışmalıyız ve 16 Nisan’da ‘Evet’ demeliyiz.

Türkiye’de istikrarı bozmayı başarırlarsa Allah muhafaza Türkiye’yi getirecekleri nokta bugünkü Suriye’nin, Irak’ın, Yemen’in, Libya’nın olacağı noktadır. Onun için güçlü Türkiye’ye karşı çıkıyorlar. Türkiye’nin istikrar içerisinde yürümesine karşı çıkıyorlar.” Diye konuştu.