FETÖ/PDY Operasyonu Siyasete Nasıl Yansır?

Uzun süredir devletin bütün kurumlarına sızan ve devletin hiyerarşik yapılanmasına paralel olarak yapılanan FETÖ/PDY’nin özellikle Türk silahlı Kuvvetlerinde ve polis teşkilatında bulunan yapılanmasına yönelik olarak radikal kararlar alınırken, diğer taraftan devlet kurumlarının tamamına yakınında bu operasyonlar devam ediyor.

70 BİN MEMUR GÖREVDEN ALINDI

Bu operasyonlar kapsamında bu güne kadar yaklaşık olarak 70 bin kamu personeli FETÖ/PDY ile ilişiği olduğu için görevden alındı. Devletin yetkili kurumlarının bu çalışmalarının devam edeceği biliniyor.

Devlet bir taraftan kurumlarına sızmış bu hain çeteyle mücadele ederken, diğer taraftan da özellikle siyaset alanında bu hain çetenin ciddi bir yapılanma içerisinde olduğu bilinen bir gerçek.

SİYASİLER İÇİN NASIL BİR YOL İZLENECEK?

Devlet 17-25 aralık darbe girişimiyle başlattığı bu mücadelesini 15 Temmuz kanlı darbe kalkışmasıyla yeni bir arenaya taşıyarak FETÖ/PDY hain yapılanmasını bütün kurum ve kuruluşlarından temizlemek niyetinde. Kamu kurumlarında yapılan temizlik belli bir stratejiyle devam ederken, siyaset sahnesinde nasıl bir yol izleneceği ise merak konusu.

Devlet kurumlarında kritik noktaları ele geçirmek ve güç odağı olmak için yapılanan bu hain çetenin, muhalefet partilerinin yanı sıra özellikle iktidar partisi içerisinde oldukça yaygın bir şekilde örgütlendiğini bilmek için arif olmaya gerek yok.

“KAMUFULE OLUN” EMRİ VERİLDİ…

FETÖ/PDY’nin özellikle 2014 yılından sonra açıktan açığa hükümetle restleşmesinden sonra bazı üyelerine, “kendinizi saklayın” talimatı verdiğini ve bu anlamda bu hain çete elemanlarının iktidar partisine sızarak kendilerini kamufle etmeye çalıştığı da bilinen bir gerçek.

TEŞKİLATLARDA NASIL BİR YOL İZLENECEK?

İşte bütün bu gerçekler ışığında siyasi partilerin bu iç temizliği nasıl yapacakları konusunda birçok fikir ortaya atılırken bizim öngörümüz, siyasi partilerin başlangıçta iç işleyişlerini bozmadan hareket edecekleri.

Yaklaşık olarak 1 yıl evvel il ve ilçe kongreleri yapan özellikle iktidar ve ana muhalefet partisinin kendi teşkilatları içerisinde görevden alma yoluyla bir mücadeleye girişmeyeceği, bunun genel olarak kamuoyu üzerinde olumsuz bir takım izlenimler ve etkiler bırakacağı ancak bunu hiyerarşik bir iç temizlik planlamasıyla ve kongreler yoluyla yaptığında işleyişi de bozmayacağını düşünüyoruz.

Yani bu durumda birkaç ay sonra bazı partilerde il ve ilçe kongrelerinin yapılacağını düşünüyoruz.

Bu işin bir yönü.

Bir de bu işin yerel yönetimler ayağı var.

YEREL YÖNETİMLER

Yerel yöneticilerin görevden alınması bu süreçte bir karmaşa ve güven sorununa neden olacağı ve işleyişi ciddi anlamda sekteye uğratacağını düşündüğümüz için bu konuyla ilgili olarak devletin hemen bir hamle yapmak yerine, yerel yönetimleri takip altına alacağını ve ilk yerel seçimlerde veya erkene alınacak bir seçimde suçları sabit veya durumundan şüphe edilen isimleri bu seçim vasıtasıyla eleyeceğini düşünüyoruz.

VEKİLLERE DOKUNALACAK MI?

Son olarak özellikle TBMM’ye girmeye hak kazanmış ve milletvekili sıfatıyla şu anda milleti temsil eden bazı isimlerin geçmişte FETÖ/PDY hain yapılanmasıyla dirsek teması içerisinde olduğu noktasında bazı bilgilerin olduğunu düşünüyoruz.

Yakın bir geçmişte dokunulmazlıkların bir sefere mahsus kaldırılması ve vekillerin yargı önüne çıkartılması noktasında bir yasal düzenleme yapılmıştı. Ancak bu yasal düzenlemeden sonra yargı önüne çıkartılması düşünülen vekiller arasında FETÖ/PDY ile ilişkili isimlerin olmadığını düşünüyoruz. Bu yasal düzenleme bu anlamıyla bu konuda pek işlevli olmadı.

Yeni bir yasal düzenleme yapmak yerine devletin bu konuda da yerel yönetimler ile ilgili olarak yapacağı tasarrufun geçerli olacağını düşünüyoruz…